12 Haziran 2023 Pazartesi

Soğana Hüzünlü Güzelleme

Sen, çürümeye yüz tutmuş, adı kuru, kendisi arafta bir soğandın. Biraz ıslak, belki biraz da yorgun. Bilinmez nedendir, ayrıksıydın. Hiçbir yemeğe yakıştıramazdı seni mutfak ağaları. Diğerlerinin yanında olmazdın, istemezlerdi. Göz zevklerini ve ağız tatlarını bozardın. Uzaklaştırılmalıydın. Her şeyi çürütürdün, öyle bilinirdin…

Belki fakir birilerinin eline geçsen, dışındaki kabuğu soyup seni bir yemeğe doğrarlardı. Olur ya, işe yarardın, karın doyururdun. Hatta sana minnet bile ederlerdi. Minnet edecek kaç insan kaldıysa artık!

Ama sen, bütün bunları yaşamadın ve benimle tanıştın. Öyle bir baktın ki! Hislerini iki saniyede anlattın mı nedir, sihirli misin bilemedim. Nasıl hemhal olduk seninle?  Bilmiyorum. Anlatamam tam, kelimeler kifayetsiz kalır…

Seni aldığım gibi, can havliyle, hem de nasıl bir hızla, camın kenarında boş boş duran saksıya nasıl tıkıştırdığımı net hatırlamıyorum. Böyle bir karar vermek, bunu yapmak, sana can suyu vermek belki de bir an kadar kısa zaman içinde gerçekleşti.

Sonra sen nasıl büyüdün, hem de nasıl büyüdün…

Sevecen dallar fışkırdı sağından solundan.

Sonra bir baktım ki, topçik çiçekler fışkırmış uçlarından.

Ve o neşeli ve biraz da oyunbaz başını neredeyse pencereden içeri uzatır oldun.


Sen ne zaman bu kadar büyüdün ve nasıl bu kadar güzel oldun, bunu hiç anlayamadım. Bana ara süreçlerini hiç göstermedin. Kendince başardın ve cana gelme çabanı ustaca gizledin. Bir de baktım ki sen olmuşsun be arkadaş!

Mutfakta ne zaman başımı çevirsem, neşeyle ve sabırla orada gülümsüyorsun.

Birbirimize göz kırpıyoruz sanki.

Ve aslında o çürümüş, o kötü kokan, o neredeyse katıyla sıvı arasında arafta kalmış ve bozulmuş bütünlüğün nasıl da böyle güzel çiçeklendi?  Ve nasıl da yaşam fışkırıyor içinden ve kim bilir ne kadar güzel soğanlar çıkacak o mini minnacık tohumlarından…


Ve sen, neler anlattın bana böyle?

Nasıl da yaşarttın gözlerimi bu sabah;

Ama acı kokunla değil,

Sadece güzelliğinle…

Ve yeniden doğuşunla

Ve bana, uzaktaki beni anlatışınla…

Teşekkürü fazlasıyla hak ettin canım soğan.

Kim ne derse desin,

Sen, sevgiyle güzelleşmenin ta kendisisin…


11 yorum:

  1. :) Okurken sanki bende bir güzelleştim içimde, ve gerçekten ne güzel açmış öyle.

    YanıtlaSil
  2. Biz blog sevenler, bir soğanla bile güzelleşebilen, bunu paylaşabilen, soğan güzellemesine iç açıcı yorumlar yazabilen, gülümseyebilen ayrıcalıklı tipleriz:) Ne mutlu bizlere :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :) özel hissettim, vallahi ne mutlu bizlere.

      Sil
    2. Evet hem özeliz, hem de güzeliz ; keyfini çıkaralım :)

      Sil
  3. Harika! Her canlıya şans vermek lâzım.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet, böyle böyle güzelleşeceğiz hep birlikte :)

      Sil
  4. Ne güzel yazmışsınız ne güzel hitap etmişsiniz soğana, bir an soğan olmak istedim :))) Şanslı soğancık :D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederim, beni gülümsettiniz :)) Soğan bu hitabı kendisi hak etti, ben sadece gerekeni yaptım :)

      Sil
  5. Garip soğana sahip çıkmışsınız, o da size elinden gelen güzellikleri göstermiş. Bu ülkenin garipleri için sizin gibi el verecek insanlar lâzım ki yaşadığımız topraklar çiçek bahçesine dönsün:)

    YanıtlaSil
  6. Soğana güzelleme...Hiç soğana atıfta bulunulan şahane bir yazı okuyacağım aklıma gelmezdi. Vayy soğan kardeş sen nelere kadirsin dedim kendi kendime. :)
    Enfes bir güzelleme...Tebrik ediyorum sizi.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim bu güzel yorumunuz için :) Soğan deyip geçtiğimiz şey bir gün öyle duygulandırır ki insanı, şiir bile yazılır hakkında:) Sevgiler

      Sil