Hazır mısınız Sindirellacıklar? Şimdi size kendi hikayenizden bir kesit sunacağım. Bir varmış bir yokmuş
kısmını fazla uzatmadan geçiyorum hemen konuya… Çünkü bu anlatacaklarım masal değil onu baştan
söyleyeyim de sonra mutlu son falan beklemeyin!
Efenim hikâye azıcık uyarlama
olacak. O yüzden “Aman canım nasılsa sonunu biliyorum, niye okuyayım demeyin,
bu hikâyede son yok çünkü. Hepiciğiniz Sindirella
olduğunuza göre demek ki ortada pek çok Sindirella var. Peki kaç tane üvey anne
isterdiniz? Orasını size bırakıyorum; zira bana soracak olursanız açarım ağzımı
sonra yummak zorlaşabilir. Ama maalesef üvey kardeşlerinizin sayısını belirleme hakkınız yok; geçmiş olsun ne diyeyim! Kim mi onlar, o kadar çoklar ki! Üstelik her geçen gün çoğalıyorlar tek hücreli canlılar gibi! Eee masal masal matitas, önündeki sade suyla dolu tas!
Mesela Selçuk Tepeli’nin her akşam
haberlerde kullandığı yakıştırmayla “bağzı fenomen zımbırtıları” sizin üvey
kardeşlerinizden oluyor. Niye mi? Çünkü efenim onlar kafalarına bigudi yerine
Dolar Euro takarken, siz olsa olsa huni takabilirsiniz de ondan! Onların eşleri
-yani sizin de enişteleriniz oluyor kendileri- çok düşünceliler. Üvey kız kardeşlerinizin
canı çekti diye bakkaldan ekmek alırken bir de külçe altın alıp geliveriyorlar.
Yaaa! Siz de Sindirella olarak kusura bakmayın ama saftirik gibi peri gelse de
geçen sene indirimden aldığınız kıyafetlere dokunup yenilese diye
bekliyorsunuz! Çok beklersiniz ah be canlarım benim! by Ai
Sindirella olmak kolay değil elbette. Kimler kimler üvey kardeşiniz, hepsini bilseniz aklınız şaşar! Mesela “Almanya’da herkes aç aç, raflar boşalmış kıtlık var” deyip, orada yaşayıp, euroları ceplerine koyup, sonra da ülkemizde sizin ancak on ay taksitle beş gününü zorla ödeyebildiğiniz otellerde bir ay krallar gibi tatil yapan faşize yengeler var ya; onlar da sizin üvey kardeşleriniz. Kimse kusura bakmasın, mangallarda köz kalmasın!
Saymakla biter mi üveyler? Devam edelim. “Hayatım boyunca eşşek gibi çalıştım” deyip, otuzlu
yaşlarında emekli
olan futbolcular mesela! Onlar da üvey kardeşleriniz canlarım benim. Sıfırlarını
sayamayacağınız rakamları bankaya yatırıp da Seçil hanımın dolandırdığı tipler
var ya hani! Yani işte şey fonuna (ismini söylemeyi avukatının yasak ettiği
yüce Kaan şey var ya) işte o şeyin fonuna iki milyon dolar yatırıp 4 milyon
dolar faiz beklerken şey olanlar… İşte o şeyler de bu hikayedeki bütün
Sindirella’ların üvey kardeşleri oluyorlar canlarım benim! Yani
dolandırıcılığın bu kadar yaygınlaşmasına mı şaşırır ve üzülürsünüz, yoksa “Bütüüüün
hayatı boyunca eşşekler gibi çalıştığını ve bu paraları hak ettiğini” söyleyen
futbolcuların, bir saatte kazandıkları para için kaç yıl çalışacağınızı mı hesaplarsınız
orasını bilemem ben! Sindirella sizsiniz, sihirli peri size dokunacak
nihayetinde!by Ai
Bir de ahkâm ablalar abiler var, hepiciği üvey kardeşler sınıfına giriyor. İşte kimler aklınıza gelirse onlar.
Bir elleri yağda bir elleri balda deyiminin bile yetersiz olduğu lüks hayatlar yaşarken, Instagram’dan Twitter’dan oradan buradan arada çok bilmiş laflar eden ablalar var ya hani onlar işte. Kimi Londra’daki ışıltılı hayatına ara verip üç dakikalık reklam çekmeye ülkemize gelip milyonları cebe atarken, siz Sindirellacıkların bazıları tam tamına yedi binnn beşyüz liraaa emekli maaşı ile sihirli bir dünyada yaşıyorsunuz! Kimileri de ormandaki evlerinde sabah koşusuna çıktıktan sonra Instagram story’sine alışveriş linki ekleyip #işbirliği yazıp pürüzsüz ciltlerini pazarlarken siz de o linklere kanıp onların servetlerine servet katıp… Amaaan işte anladınız siz, Sindirella olmak bunu gerektirir çünkü! Bunlar aklıma gelenler. Unuttuklarımı siz ilave ediverin aşağıya. Mesela benim gıcık kaptığım, oyunculuktan anlamayıp, konservatuvara gitmeye gerek görmeyip, sonracıma efendim – küçük dokunuşlu estetik operasyon geçirmiş- gittikçe birbirlerine benzeyen suratları ve sıfır bedenleriyle magazinlerde boy gösterip, salak saçma iyice orta doğuya kayan dizilerin havuzlu villalarında, salak saçma senaryoların salak saçma uzun bakışma sahnelerinde oynar gibi yaptıkları için; haftada, bak haftada diyorum, bölüm başına iki milyon tele alanlar var ya; hah işte onlar en has üvey kardeşleriniz!
Neden mi?
Çünkü onların bölüm başına
milyonları cebe attıkları dizilerin büyük etkisiyle bu ülke bu kadar kokuşuyor
ve çürüyor da ondan. O salak saçma senaryoları hiç eleştirmedikleri için şiddet
normalleşiyor, gelir adaletsizliği normalleşiyor, mafya normalleşiyor, efendime
söyleyeyim kadınlar aşağılanıyor, satır aralarında sıfır beden olmayan kadınlar aşağılanıyor! Bu salak saçma diziler
yüzünden insanlar gülmeyi unutuyor, insanlar sevmeyi unutuyor, insanlar nezaketi
unutuyor. Bütün Sindirellalara susmayı öğretiyorlar bu dizilerde! Milyon milyon
dolarlar kazanan, o çok beğendiğiniz ve oyunculuğu taklit eden en has üvey kardeşleriniz
sayesinde! Maalesef psikolog olmuş, hastalarının en hassas sorunlarını senaryo
yapan, televizyon başında üzdüğü Sindirellalardan milyonları cukkalayan ablalarınızı
n’olur es geçmeyin. Sizin hayallerinizi bile çalmak istiyor bu sinsi bencil
kötücül üvey kardeşler…
Politikacı üvey kardeşlerinizi siz zaten biliyorsunuz. Yani onların çevirdikleri entrikalara ve sinsiliklere bakınca, masal cadıları bile yanlarında masum kalır canlarım benim. Oy zamanı akıllarına ancak gelir Sindirellalar! Kapalı kapılar arkasında çevirdikleri kazlardan akan yağlar, dere olup çağlar! Yani canlarım benim, “hak hukuk adalet” diyenler bile Sindirellacıkları senelerce nasıl kandırmış, gördük atların kabak olduğu kurultay gecesi… Bir de patronlar var; az maaş veren, hiç maaş veren, tazminatı indiragandi yapan, seni gönderip yerine daha ucuzunu arayan, yatlarda katlarda gününü gün edip mesaiyi kırpan üveyler… Sendikaymış gibi görünüp aidat peşinde koşanlar var bir de! Görüyorsunuz ya, prensi kapmak isteyen masaldaki üvey kardeşler nasıl da masummuşlar! Ah ah, bu üveylerin hangi birini saysak ötekisi eksik kalıyor bizim gerçekliğimizde!
Peki bu kadar üvey kardeşin arasında Sindirellacıklar ne yapabilir? Çok da şey yapmamak lazım. Bu saatten sonra Marx mezarında canlanıp “Dünyanın bütün Sindirellaları birleşin, sihirli at arabasından başka kaybedecek şeyiniz yok!” dese bile, bu üveyler bir yolunu bulup giyerler o camdan ayakkabıyı demedi demeyin.
Benim aklıma tek çözüm geliyor! Biz Sindirellalar, bir yolunu
bulup eğleniriz be; gülmeyi unutmayız üveylere inat! Rahatsız ederiz varlığımızla,
ekmeklerine yağ sürmemek için elimizden geleni yaparız belki ha, olmaz mı? Bak
yeni yıl ışıltıları da var her yerde, ha olmaz mı ne dersiniz? Kar yağar belki,
bembeyaz olur şehir. Ne bileyim; bir kuş gelir parmaklarımıza konar belki, bir
şiir olur dudağımızda, güzel bir oyun izleriz belki, yılbaşında simli kart
atarız sevdiklerimize, ha olmaz mı?
Bak Prens de yola çıkmış, geliyor zaten elinde camdan ayakkabıyla…
Bir yolunu bulur eğleniriz, evet. Akşam yatağa başımızı huzurla koyarız. Küçük bir çiçeğe bakıp onların hiç olamayacağı kadar mutlu oluruz. İnadına inadına :)
YanıtlaSilEvet inadına inadına yaşadık bugüne kadar, pes etmeden devam ederiz :) Dediğin gibi, onların hiç tadını bilmedikleri şeylerden mutlu olmayı da en iyi biz biliriz 🥰
SilYa o camdan ayakkabıyı çoktan giyenler... Yada giydiğini sanan Sindirellalar napsın peki...
YanıtlaSila şıkkı, ayakkabının keyfini çıkarsın, prensle dans etsin, b şıkkı eğer giydiğini sanıyorlarsa hemen olay yerini terk edip mutfaklarına geri dönsünler. Dimyata giderken evdeki bulgurdan da olmasınlar :)
SilKendileri benim dünyamda yoklar, arada bir etrafın dilinden sızıyorlarsa da dünyama, o zamanda yok hükmündeler... rahatım yani. Enteresan, mizahın gücü sanırım, yazıyı okurken de yok hükmünde oldular; başka gezegenlerdendi arkadaşlar muhtemelen. Lakin yazı muhteşemdi beni bile uyandırdı, mizahın gücü derim ben buna işte:)
YanıtlaSilSizi tebrik etmek isterim; etraftaki bütün bu üvey kardeşlerden uzak kalabilmek büyük başarı :) Ben maalesef Twitter'dan uzaklaşamıyorum, bir de akşamları Fox haber izleme alışkanlığım var :) O yüzden gündemdeki bütün konulara hakimim ister istemez. Bir süre sonra şişiyor insan ister istemez; böyle yazılar da ondan çıkıyor :) Her zamanki gibi zarif, motive edici yorumunuz için çok teşekkürler 🥰💐
SilBiz sindirellalar bir yolunu bulup eğleneriz tabii, üveylere inat! :))
YanıtlaSilNeyse ki üvey kardeş tanıdığım yok. Gönlüm rahat o konuda. Amann uzak olsunlar biz sindirellalardan. :)
Bu yazının üzerine aslında ne desem boş. Ülke dolmuş üveylerle. Son zamanların gündemini mizah yoluyla da olsa gerçekleri açıklamışsınız.
Tebrik ediyorum sizi. Beyninize, gönlünüze sağlık olsun.
Teşekkürler, gündem o kadar zengin ki, her gün bir sürü mizah çıkar. Aslında iyi fikir, her günün gündeminden bir skeç :) Her şeye rağmen, dediğiniz gibi biz Sindirella olarak bizler şerbetliyiz, yemeyiz :))
SilÜvey kardeşler başımızdan eksik olmuyor. Muhatap almasak bile zararları dokunuyor bir şekilde. Ah bir Kral hakkın rahmetine kavuşsa, kuşlar parmağımıza konsa, bir şiir olsa dudağımızda, erise karlar tez vakit, yeni bir bahar kucak açsa tüm Sindirellalara...
YanıtlaSilBen bu dileklere sadece "amiiinn" diyebilirim :) Muhatap olmasak da zarar veren tüm üvey kardeşler, adaletin terazisinden düşecekler ve işte o gün Sindirella bayramı yapacağız. 💃🕺💃🕺🤸🤸 Saatler gece yarısı 12'yi gösterdiğinde masal tersine dönecek. Bir de bakacağız ki kötü kral ve postmodern uyarlamasıyla botokslu kötü üvey anne zaten yokmuşlar 🎉✨🎆🎭👑🪄🪄 Hepsi rüyaymış 🎆🤗
Siluykusuz, penguen tarzı dergilere göndersene bunlardan sen :)
YanıtlaSilYaa, sen beni çok onore ettin şimdi, 🫠 Keşke bir tutan olsa elimden, ne şahane olur, hayallerim gerçek olur 🙏🥰
Sil