Blog
fırtınasıydı, gündemdi derken ne güzel yazıyordum düzenli
düzenli. Nereden esti bilmiyorum, sigarayı bırakma mevzusu girdi
araya. Yılın en uzun gecesi olan 21 aralıkta bıraktım sigarayı.
Tam bir ay olmuş, bravo bana..
Bu
arada evden çalışmanın en büyük lüksünü yaşadım belki de.
Kendime izin verdim, yaptığım işlerin hemen hemen hepsini askıya
aldım. Aslında yaptığım şey şımarıklık falan değildi
yanlış anlaşılmasın. Bir tembellik, bir tembellikti ki üzerimde
bildiğiniz gibi değil! Meğer sigara bütün hayatımı esir almış ben farkında olmadan. Onsuz çalışamıyormuşum, onsuz hareket edemiyormuşum, onsuz düşünemiyormuşum, en kötüsü de onsuz yazamıyormuşum, yani anlayacağınız günümün her safhasında o varmış! Pat diye hayatımdan çıkınca da allak bullak oldum tabii ki ister istemez. Yazamadım ya bir aydır doğru dürüst, en çok buna hayıflanıyorum diyeceğim ama demiyorum. Nihayetinde beni esir eden sigaradan kurtuldum, normale de dönerim elbet yakında..
Her
sabah kalkınca, “tamam bugün yarım bıraktığım her işi
tamamlayacağım, maillerimin hepsine cevap vereceğim, blog
yazılarımı yazacağım,” dediysem de kendime, olmadı
maalesef, olamadı. Evet, zaten buradaki sigarayı bırakma yazımda
göreceğiniz üzere ilk 10 gün epey zorlanmıştım. Peki ya
sonraki günlerde ne oldu?
Elim
kolum kalkmadı inanın. Tamam bütün dürüstlüğümle itiraf
ediyorum. Sabah kalkıyordum, kahvaltı yaptıktan sonra uzanıyordum
koltuğa, açıyordum televizyonu. Akşamüzeri 3'e 4'e kadar
televizyon seyrediyordum. Ne mi seyrediyordum, ne denk gelirse..
Tivibu'nun kayıtlarında ne varsa artık. Bütün diziler, yemek
programları, tartışma programları. Yani normalde izlemediğim ne
varsa hepsini izledim desem yeridir. Son bir hafta tivibu halime
acıdı mı bilemiyorum, 5 gün önce bir mesaj geldi televizyona..
Mesaj aynen şöyle:
-Ayın
26'sına kadar bütün seç-izle filmlerini bedava izleyebilirsiniz, iyi
seyirler!
Ben
nasıl bulmuşa döndüm anlatamam, mucize gibi bir şeydi benim için. Saçma
diziler ve yemek programlarından kurtulmuştum nihayetinde.. Şimdi
diyeceksiniz ki “izlemek zorunda mıydın bütün o saçmalıkları?” Evet
zorundaydım, sigaralı günlerimde yapmadığım değişik şeyleri yapmam gerekiyordu. Dedim ya kolumu kaldıramadığım için hiçbir şeye
enerjim yoktu ve oyalanmam gerekiyordu.
Neyse işte filmlerin bedava olduğunu görünce hemen başladım izlemeye tabii ki ben. Neler neler izledim 5 günde, anlatacağım tek tek. Başladım romantik komedilerden. Çünkü romantik komedi filmleri insana pozitif duygular verir dedim, bu geçici depresif ruh halinden sıyrılmak için iyi bir fırsattı belki de.
İşte 5 günde izlediğim filmlerin listesi:
Neyse işte filmlerin bedava olduğunu görünce hemen başladım izlemeye tabii ki ben. Neler neler izledim 5 günde, anlatacağım tek tek. Başladım romantik komedilerden. Çünkü romantik komedi filmleri insana pozitif duygular verir dedim, bu geçici depresif ruh halinden sıyrılmak için iyi bir fırsattı belki de.
İşte 5 günde izlediğim filmlerin listesi:
1-
Bir Noel Düğünü ( A Christmas Day ) - 2006 yapımı, gerçekten
de kötü bir filmdi, zaten yarısında uyudum. Oysa yılbaşı
konulu bütün filmleri bayıla bayıla izlerim normalde, bu film benim açımdan sınıfta kaldı.
2-
Fırtınalı Aşk ( Force of Nature) – 1999 yapımı, baş
rollerinde Ben Affleck ve Sandra Bullock oynuyordu. Evlenmek için
nişanlısının yanına uçakla gitmeye çalışan Ben, Sandra ile
uçakta tanışıyor, bir sürü macera yaşıyorlar, sonu ise hiç
de beklenen gibi olmuyor. Sürükleyici, hoş, eğlencelik, izlenilebilir sıradan bir romantik komedi. Tavsiye ederim.
3-
Her Yerde Aşk ( The Ages of Love) – 2011 . Yönetmen Giovanni
Veronesi. Sıkı durun şimdi, oyuncular Robert De Niro, Monica
Belluci, Riccardo Scamarcio.. İtalyan filmlerine bayılırım zaten.
Romantik komedi izlenecekse İtalyan ya da Fransız olmalı bana
göre.. Müzikler, manzaralar, diyaloglar harikadır bu filmlerde. Nitekim bu film de yanıltmadı beni. İzlediğim filmlerin içinde en güzeliydi diyebilirim. Üç
ayrı hikaye vardı filmde, gençlikte aşk, orta yaşta aşk ve
ileri yaşta aşk. Robert De Niro da son hikayenin kahramanıydı. Bu
filmi izlemek için benim gibi sigarayı bırakma depresyonuna
girmeniz gerekmiyor, beş yıldızlı filmdi diyorum.
4-
Prens ve Ben2: Kraliyet Düğünü ( The Prince & Me II: The
Royal Wedding ) - 2006
Bu
filmi daha önce izlemiştim, ama dedim ya canım pembe masallarda
gezinmek istiyordu, tekrar izledim. Sevimli komik olaylar, aşk ve de
Danimarka'nın güzel manzaraları... Bundan daha güzel vakit
geçirmelik film mi olur. Hele de benim gibi romantik masalları seviyorsanız..
5-
Prens ve Ben3: Kraliyet Balayı ( The Prince & Me III: The Royal
Honeymoon ) - 2008
Serinin
iki filmini üst üste izleyince şahane oluyor. Keşke Tvbu ilk
filmi de yayınlasaymış, onu da izlermişim. Bizim aşıklar
sonunda evleniyorlar ve balayına çıkıyorlar. Ama balayında da
aksilikler peşlerini bırakmıyor, hatta hırslı başbakanın
yokluklarını fırsat bilip çevre katliamı yapmasına da
engel oluyorlar. Dedim ya, harika bir seyirlik, oh hayat hep romantik
komedi tadında olsa dedirtiyor insana.. Serinin bütün filmlerini
alıp peş peşe izleyin derim.
6-
Çılgın Aptal Aşk ( Crazy, Stupid, Love) – 2011 Romantik Komedi
dosyasında kayda değer bir film kalmayınca komedi klasörüne
geçtim. Bu seçtiğim filmin türü komedi olarak geçiyor ama bence
romantik komedi. Steve Carell ve Julianne Moore'un oyunculukları zaten çok hoş. Filmin erkek karakteri Call, 25 senelik karısı
kendisini aldattığını söyleyip boşanmayı isteyince hayatını
tümden değiştiriyor. Giyim, kuşam, tavırlar... Normalde biz hep
tersine yani erkeğin aldatmasına ve kadınların kendilerini
değiştirmelerine alışmışızdır; bu filmde tam tersi oluyor. Çok
eğlenceli, keyifli ve izlenesi bir filmdi, teşekkürler Tivibu.
7-
Stepford Kadınları ( The Stepford Wives) – 2004. Komedi
klasöründen seçtiğim bu film de keyifliydi. Nicole Kidman
oynuyordu ne de olsa. Konuyla ilgili yazacağım bir cümle bile
filmin hikayesi hakkında ipucu verir, bu nedenle yazmıyorum. Soft
renkler, harika masalsı bir ortam, komik bir bilim-kurgu desem yeter
sanırım. Ben sevdim, eğlendim, tavsiye ederim.
8-
Aşkın Kitabı ( Becoming Jane) – 2007 Dram klasöründen seçtiğim
bu filmde William
Shakespeare'in eşi ile aynı ismi taşıyan, gülüşü tescilli
Anne Hathaway oynuyordu ve bence güzel bir filmdi. Meşhur Gurur ve
Önyargı ( Pride and Prejudice) kitabının yazarı Jane Austen'ın bu
kitabı yazarken nelerden esinlendiğini anlatıyordu. Ben çok
beğendim filmi. Zaten on sekizinci, on dokuzuncu yüzyıl Avrupasında geçen filmlere, o dönemin giysilerine, naif diyaloglarına hayranımdır.
9-
Açlık Oyunları ( The Hunger Games) – 2012 Bilim-kurgu türündeki
bu filmin her ne kadar ikincisi çıksa da ben birinci filmi ilk kez
izleme fırsatı bulabildim. Kitabını da okumamıştım, isabet
oldu. Filmin başlarında yaratılan distopyayı (ütopyanın kötü
hali yani totaliter devlet modeli, baskıcı sistem) çok çarpıcı
buldum. Sınıfsal farklılıkların abartılı bir şekilde
anlatıldığı faşizm çok etkileyiciydi. Sonrasında açlık
oyunları başlayınca aklıma Truman Show geldi. Tv dünyasındaki “reality show” maskaralıklarının bir gün bu
filmdeki gibi insan hayatına bile kastedebileceğini düşünmedim
desem yalan olur. Milyonlarca insanı ekran başına kilitleyen bu
saçma yapımlara ve kapitalist dünyadaki dengesiz eğlence
anlayışına filmden aklımda kalan bir cümle çok iyi karşılık veriyordu..
“
İnsanları korkutamazsan, destekleyecekleri bir konu bulmalısın”
İşte sistemin dayatmasını anlatan, filmin en güzel cümlesi bence.
İşte sistemin dayatmasını anlatan, filmin en güzel cümlesi bence.
Her
ne kadar vermek istediği mesaj güzel olsa da açıkçası film öyle çok da
çarpıcı değildi diyebilirim. Açlık oyunlarındaki
gerilimi hissedemedim pek, daha çarpıcı sahneler bekliyordum,
belki de filmden önce kitabı okusaydım çok daha iyi olurdu. Ama yine de izlenecek bir yapıt diyorum.
Gördüğünüz üzere beş günde 9 bedava film izlemişim. Ayın 26'sına kadar da izleyebilirim.Peki böyle film izleyerek mi geçecek günlerim, elbette hayır. Düzeliyorum yavaş yavaş; sigara içmeyen normal insanların normal hayatına geçeceğim en kısa sürede, yine çalışacağım, yine yazacağım.. Bu geçen bir ayı hastalık sonrası “nekahat” dönemi olarak düşünüyorum. Vücudumda birikmiş yılların tahribatı düzeliyor, kolay değil elbet..
Gördüğünüz üzere beş günde 9 bedava film izlemişim. Ayın 26'sına kadar da izleyebilirim.Peki böyle film izleyerek mi geçecek günlerim, elbette hayır. Düzeliyorum yavaş yavaş; sigara içmeyen normal insanların normal hayatına geçeceğim en kısa sürede, yine çalışacağım, yine yazacağım.. Bu geçen bir ayı hastalık sonrası “nekahat” dönemi olarak düşünüyorum. Vücudumda birikmiş yılların tahribatı düzeliyor, kolay değil elbet..
Birazcık
kendimi rölantiye aldım, iyi yapmışım bence. Sizce?
Darısı başıma, ben de pek çok kez denedim ama gözümü bir noktaya dikince toplantılarda, dünyadan kopmuş gibi gezmeye başlayınca olmadı yapamadım :) Arkadaşlarımla buluşunca saf saf dalıyordum, hiç konuşma yok :)) Ama ben de başarabilirim çok istiyorum bırakmayı, tebrik ederim azminizden dolayı..
YanıtlaSilİlk günler dediğiniz gibi en zor dönem, sonrasında yavaş yavaş normale dönmeye başlıyorsunuz. Benim şansım, evden çalışıyor oluşumdu sanırım, işleri askıya aldım. Eğer sigarayı bırakmayı gerçekten istiyorsanız, belki de yıllık izninizin 5 gününü bu işe ayırıp zor zamanları işe gitmeden atlatabilirsiniz. Tabii ki bu benim yöntemimdi, zor dönemlerde yalnız kalmak iyi geldi, çok az insan gördüm ve kimseye bir şey anlatmak zorunda kalmadım,"yapamazsın, bırakamazsın" tacizlerine de maruz kalmadım. Bir kez daha düşünün derim, sevgiler:)
SilNOT: Olayın en güzel kısmı ne biliyor musunuz? Ben yaptım, siz de yapabilirsiniz diyen insanlardan olmak:)
Tivibu'daki bütün filmleri izlediğimi söylememe gerek var mı bilemiyorum hahaha
YanıtlaSilHangilerini hatırlıyorsun desem, hahaha:))
SilBu arada söyler misin onlara bedava film izleme süremi uzatsınlar bir zahmet:))
Merhaba. Sigarayı bırakma azminizi takdir ediyorum. Anladığım kadarı ile gayet başarılısınız. Ancak bizleri yazılarınızdan daha fazla mahrum etmeyin bence. Blog dünyasına geri dönüş yapın artık :)
YanıtlaSilMerhaba, ben de özledim inanın buraları. Bu yaptığınız yorum mesela çok duygulandırdı beni. Dediğim gibi yazmak, okumak hiç gelmedi içimden son zamanlarda, ama düzeliyorum, az kaldı. Teşekkür ederim bu içten, samimi yorumunuz için, sevgiler:)
Silİzlemediyseniz aşağıdaki filmi şiddetle tavsiye ederim :) Aslında bir ay kadar önce seyretseydiniz belki bu dönemi daha az sancılı geçirirdiniz. Sigarayı bırakmayı düşünen ancak çeşitli bahaneler bulan, sonrasında çok acılar çekeceğini düşünen tüm arkadaşlar mutlaka seyretsinler. 3 ay kadar bırakıp sonra yeniden başlamış ve bir daha bırakma cesareti gösterememiş bir insan olarak beni çok yüreklendirdiğini ve tüm bakış açımı değiştirdiğini söylemeliyim. Tam olarak kendimi hazır hissettiğimde yapacağım şey bu filmi yeniden seyretmek ve acısız bir şekilde sigaraya veda etmek olacak. Seyrettikten sonraki yorumunuzu almayı çok isterim. Sevgiler :) http://www.youtube.com/watch?v=VejI0wB-Wqs
YanıtlaSilhttp://evdeyazar.blogspot.com/2013/01/aniden-sigaray-brakvermek.html yazımda göreceğiniz üzere geçen sene diş doktorumun tavsiyesi ile Allen Carr kitabı ve cd'sini almıştım ama o zaman başaramamıştım açıkçası; sanırım ruhen ve beynen hazır değildim. Bu sefer aradan geçen 1 aya bakılırsa sanırım başardım diyorum. Aslında işin püf noktası gerçekten bırakmayı istemekte. Geçen sefer doktor zorlamıştı ve olmadı, bu sefer gerçekten istedim ve bir paket nikotin sakızı ile bıraktım, tekrar başlamayı istemiyorum. Allan Carr filmi ise etkileyici, geçen sefer izlemiştim, zorda kalırsam tekrar o kitabı okumayı ve bu filmi izlemeyi düşünürüm, ama 1 ayı atlattığıma göre umarım buna gerek kalmayacak, teşekkürler paylaşım için..
SilSizin de başaracağınıza yürekten inanıyorum, yeter ki içtenlikle isteyip karar verin, sevgiler:)
Sigarayı bırakmak kolay içmemeyi sürdürebilmek zordur.Umarım bir daha ağzına sürmezsin . İzlediğin filmlere gelince gerçekten aşağı yukarı aynı tepkileri bende verdim. Noel filmi olan A Christmas Day gerçekten çok sıkıcı bir filmdi sen yine uyumuşşun filmin yarsında baştan sona izlemek sorunda kalmıştım ben :D . Filmlerle içli dışlı olduğun için. Umudunu kaybetme filmini izlemeni öneriyorum. İnsanı gaza getiren filmlerden sadece bir kaçı. Umarım beğenirsin.
YanıtlaSilSigarayı bırakmak için bunca zahmete katlanıp artık başarmışken bir daha ağzıma sürmemekte kararlıyım.
Sil"Umudunu Kaybetme" filminin adını beğendim, en kısa zamanda izleyeceğim, teşekkürler:)
İnsan kötü alışkanlıklara, imkanı olduğunda merak dürtüsünden dolayı gider. Yani "evde tek kalmak" sendromu gibi. Eğer sigarayı bırakmak istiyorsanız yapacağınız en büyük şeylerden bir tanesi sigarayı tamamen evden uzaklaştırmak ve daha önemlisi uğraş bulmaktır. Ama yazı yeterli bir uğraş değildir, hele ki televizyon hiç değildir. İnsanlar fiziki olarak uğraş bulmalıdır. Mesela hobiler gibi. Diyelim ki, tahta parçalarından oyuncak sandallar ve gemiler yapmak gibi bir hobisi olan bir kişinin aklı da -vücudu da- dağılır. Yani mesela televizyon izlerken aklın dağılır ama elle yine sigara içme dürtüsü gelir ve içilebilir de. Bunun için fiziksel hobi edinin. Televizyon izlemekten iyidir.
YanıtlaSilNe denmiş mecelle de;
"Def-i mefasit; celbi menafiden evladır."
Aslında sanırım gerek kalmadı, en zor olan dönemi atlattım diye düşünüyorum. Sigarayı bırakmadan önce zaten evde içmiyordum, balkona çıkıyordum yaz kış. Dolayısıyla tv seyrederken içmek gibi bir alışkanlığım yoktu. Bu nedenle zor dönemi atlatmakta tv izlemek cidden işime yaradı. İki tane de kitap bitirdim hatta bu arada.
SilÇoğu gitti, azı kaldı diyorum, teşekkürler öneriler için:)
öncelikle tebrikler, defalarca deneyip bırakamayan biri olarak darısı başıma diyorum:) Film önerilerinizi de okudum, Her yerde aşk not alındı, Robert de Niro oynamış ve izlememişim ne ayıpppp:))
YanıtlaSilDefalarca deneyip başarısız olduğunuzu unutup yeniden deneyin bence, inanın bu konuda
Siltebrikleri kabul etmek gibisi yok, bir de böyle düşünün:)
Her Yerde Aşk, çok güzeldi cidden, izleyince yorumlarınızı bana da iletirseniz mutlu olurum sevgiler:)
fırtınalı aşk ve açlık oyunlarını izlemiştim :)) sigarasız daha çok yazacağınıza eminim :) bu yazı ilk olsun :))
YanıtlaSilEvet bu yazı ilk olsun, süper oldu verdiğiniz gaz, teşekkürler:))
Sil40ladın mı bu iş tamam..:)) 40 önemli sayı: Arınma ve temizlenmektir.
YanıtlaSilBugün 32. günüm, demek ki 8 gün kalmış:))
Silsigara içirten filmler diye bir şey var arkadaş örnek:pardon filmi amirin marlborayı yakıp içine çekmesi malbora mıydı doğru mu yazdım.
YanıtlaSilörnek iki constantine filminde bizim matrix in zippo çakmagıyla arka arkaya sigara yakması. gerçi cigerleri bitip geberecek duruma geliyodu onda da ama adamın canı çekiyo ister istemez. :)
:) Cnbc-e filmlerinde sigara görüntülerini çiçekle kapatıyorlar ya, süper oluyor. Dumalı çiçekleri de hiç canım çekmiyor doğrusu:)
SilTebrik ederim gerçekten iradeniz sağlammış.Ben Martta bir yılımı dolduracağım gerçi artık saymıyorum buda tamamen bıraktığımın göstergesi sanırım.Bende gün gün saymıştım şimdi bitti gitti bedava verseler de asla içmem.İzlediğiniz filmlere gelince Açlık oyunları bence kitabını okuyun.Kitabı olan filmlere bence o duyguyu geçiremiyorlar.İkinci filmi (kitabı) çok daha etkili ve manidardır tam gezi olaylarının ertesinde sinemalarda oynadı.Bazı şeyler cuk oturdu bence,kitaplarını okuyun şiddetle tavsiye ederim.Bilim kurgu seviyorsanız sizi içine çekecek başka bir kitap tavsiye edeyim ''Göçebe'' yazarı Stephenie Meyer (meşhuuuurrr ALACAKARANLIK serisinin yazarı).Göçebe de sinemaya uyarlandı fakat cesaretim yok izlemeye çok tatsız geliyor.DA VINCI SİFRESİ nin filmini berbat buldum mesela.Sevgiyle kalın :))
YanıtlaSilSigara konusunda umarım ben de sizin gibi bir yılı bitiren, tamamen onu hayatından çıkaranlardan olurum, şimdilik gün sayıyorum (bugün 32), bu da beni motive ediyor:)
SilEvet Açlık Oyunları'nda kitabını okumam gerektiğini filmi izleyince anladım, birinci kitabı atlayıp direkt ikinci kitabı alsam nasıl olur?
Da Vinci Şifresi filmi cidden çok kötüydü, kitabı okuyan birisi için bile çok karışık bir filmdi. Göçebe önerinizi listeye ekledim, teşekkür ederim tavsiye için.
Aslında Bilim-kurgu türünü şimdiye kadar hep filmlerde sevdim, doğru dürüst bilim-kurgu kitabı okuduğumu söyleyemem, sever miyim pek de emin değilim. Denemem lazım sanırım..
Yorum için teşekkürler, Sevgiler:)
Bence ilk kitaptan başlayın filmde çok yer eksik.Okurken bu da neydi dersiniz.Sevgiler :))
YanıtlaSil
SilTeşekkür ederim, bu değerli bir bilgi oldu:)
sayende gittim nikotin sakızı aldım bugün şu an ağzımda:)) ama sigara da yanımda her ihtimale karşın:)
YanıtlaSilBu gerçekten harika bir haber, nikotin sakızı işe yarayacak inanın. İlk 5 günü atlatınca olay kolaylaşacak, daralınca bana yazın. Elimden geldiğince yardımcı olurum, siz zaten karar vererek çok önemli bir adım attınız bile:)
Sildaraldım bile:))) ama sana özendim devam sakın başlama bak:)
YanıtlaSilBeim bugün 32.günüm, Bahçeperim 40 gün öenmlidir, arınmadı, 40 ı tamamlayınca biter o iş demişti yorumunda kalmış 8 gün, siz de yapabilirsiniz nokta kom:)
SilDaralınca derin nefes alıyoruz, su içiyoruz, başarmayı düşünüyoruz, pes etmek yok:)
ilk 3 gü
YanıtlaSiln uyku hapı alıp uyusammı paso acep:)
Eğer vaktiniz varsa uyumak iyi çözüm, hani oruç tutanlar da ilk günleri uykuda geçirmek isterler ya o hesap. İşte ben film dizi ne varsa yarı uyur yarı uyanık izleyerek geçirdim ilk günleri iyi geliyor hem de tatil gibi. Evdekilere de size dokunmamalarını söylüyorsunuz:)
Siliyi fikir:)
YanıtlaSilHadi o zaman şimdiden tebrikler size, merakla gelişmeleri bekliyorum, deneyimlerinizi yazıp paylaşın:)
SilBen de bende bende tekrar bırakmak istiyorum:( Çok özendim şimdi sana.. Beni de esir almış durumda ve bundan nefret ediyorum:(
YanıtlaSilİşte bu harika bir haber, kararını vermişsin bile:)
YanıtlaSilMadem bırakmak istiyorsun bırak gitsin o zman, bak bugün benim 35. günüm, çoğu kişi 40 gün geçince bu iş biter diyor. İnan 35 gün geçmesi bile mucize bir başarı benim için, yapabilirsin nokta kom diyorum:)) Destek için ben hep buralardayım, hatta kahve sözümüz vardı, içeriz birlikte sigarasız sigarasız:)
bir gün bende bırakırım inşallah siğarayı...
YanıtlaSilİnanın o gün kendinizi çok iyi hissedeceksiniz:)
SilAhaa... Ne güzel yazmışsınız. Bir an önce eski enerjinizi bulursunuz inşallah. Bulunca size danışacağım konular var. :) Esenlik ve güzellik dolu günler dileğiyle...
YanıtlaSilEnerjim yerine gelmeye başladı diyebilirim ( bugün 27 ocak, yani 38. gündeyim)
SilYardımcı olabileceğim bir şey varsa seve seve :)