O
Sezar ki, temizleyemediği karması yüzünden bir kısır döngüye girmiş. Nedir
devlet görevini yerine getirirken bu kadınlardan çektiği! Eğer O’nu layıkıyla
gömemezsem, içimde yaşamaya devam edecek ve beni de zehir saçan kara bir cadıya
dönüştürecek. İster misiniz bu iyi yürekli kraliçeniz karmanın kurbanı olsun?”
“Yüce
kraliçem, içinizdeki Sezar’ı ne kadar gömmeye çalışsanız da başaramazsınız!
Ölmeyen bir ruhu gömmeye çalışmak da nasıl desem, bir kraliçeye yakışmayacak
bir şey gibidir…”
“Ne
gibidir, açık konuşsana”
“Şey
gibidir kraliçem, yani akıllı olmanın tersi gibi bir şey gibidir”
“Aptallıktır
mı demek istiyorsun”
“Yani
kraliçem, ben öyle demek istemedim ama…”
“Evet
haklısın, Jastinkeys! Haklısın, aptallık yapmaktayım farkındayım. Ama içimde
bir canavar gibi büyüyen Sezar ve onun aptal karması yüzünden kadınların hedef
tahtasındayım. Buna bir dur demezsem hepsi bir araya gelip etlerimi doğrayacak
ve beni lime lime edecekler. Buna bir çözüm bulmam lazım.“
“Bir
kahin duydum kraliçem. Mavimtırak büyülü bir duman perdesinde kafana takılan
şeyleri gösteriyormuş. Kendisine bizzat başvuranlar, karmasının temizlendiğini
ve huzura erdiklerini söylüyorlar”
“O halde getir halk tipi kıyafetlerimi, kimselere görünmeden
gidelim bakalım şu kahine.”
“Kraliçe
kızım! Derdini duman perdesinde görmeden önce, iç bakalım büyülü sudan iki
yudum”
“Aldım
bir yudum, tadı berbat”
“Yüzüm alev alev yanıyor kahin, devam edemeyeceğim.”
“Olmaz,
buraya kadar gelmişken karmanı temizlemeden olmaz. Önce teşhis, sonra tedavi…
Ve evet, başka bir zaman diliminde ve başka bir sarayda başka bir kadın
daha görüyorum. Bu seferki kadın cılız mı cılız. Bunun da yüzü
çirkin. Elinde çil çil altın dolu sandığın anahtarı var, ama bu kadının derdi
başka! Sana verilen saray koltuğunu kıskanıyor. Kendi koltuğu altın ve
elmaslarla kaplı olmasına rağmen hem de…Bütün koltuklar kendisinin olsun
istiyor. Dilinin altında sakladığı zehri yüzüne tükürükle saçıp seni boğmayı
planlıyor. Dilini kaldırıp zehiri bezle temizliyorum kızım, biraz sık dişini ”
“Yeter
kahin, dayanılmaz acılar içindeyim.”
“Bekle
kızım. Başka başka kadınlar görüyorum. Zayıf, şişman, boy boy kadınlar. Hepsi
esmer bunların. İçlerinde hiç Finlandiyalı yok. Hepsi kendi içinde mutsuz. Biri
kocası tarafından terk edilmiş, öbürünü hayatı boyunca kimse sevmemiş. Bir
tanesinin teri ölü bir fare gibi kokuyor. Of kusacağım şimdi. Bir tanesi
sarayın kasasından para çalıyor. Öbürü saraya gelen erzakları zulalıyor. Bir
tanesi sarayın terzisi, Sezarın ipekli kumaşlarından hep kendisine gecelikler
dikiyor. Gündüz giyerse herkes görür diye böyle yapıyor. Bir tanesi aşırı
tembel. Bir tanesi sadece konuşuyor, hep kendini överken zavallı kölelerin
sırtına basmaktan çekinmiyor. Hepsi ama hepsi dedikoducu. Birbirlerini asla
sevmeseler de senin saraydan gitmen için iş birliği yapmaktan çekinmiyorlar.
Hepsi de senin sarayda var olmana karşı. Biliyorlar ki, eğer sen gidersen, taht
boş kalır. İktidar da her şeye evet diyen Kuzen Saftiryos’a geçer ve işte o
zaman değmeyin bu kadınların keyfine!”
“Peki
ne yapacağız yüce kahin?”
“Öncelikle
bu kadınları bilince çıkaracağız. Sonrasında büyük bir kazan bulup bu
kadınların hepsini aynı kazana atacak ve bekleyeceğiz.”
“Kazanın
altını yakmayacak mıyız?”
“Gerek
kalmayacak fani kraliçe kızım. Çünkü bu kadınların içini kaplayan hırs ateşi,
kazanı kendiliğinden cehennem sıcaklığına getirecek ve bu kadınlar farkında
olmadan birbirlerini yakıp yok olacaklar. Sen de tahtına dönüp ülkeni güzel
güzel tatlı dille yönetmeye devam edeceksin”
“Ya
Sezar ne olacak ?”
“Sezar’ın
lanetli karmasındaki sorunlar çözülünce Sezar’ı gömmene gerek kalmayacak. O’nu,
kalbinin tüm ışığı ile övmeye devam edebileceksin”
“Vay
be Kahin!”
“Vay
be kraliçem!”
“Vay
be Jastinkeys! Demek bu kadar basitmiş. At kazana, üfle borazana…”
“Kraliçem,
izninizle bir kehanetimi daha paylaşmak geldi içimden”
“Söyle
neymiş kahin”
“
Bizden binlerce yıl sonra kişisel gelişim gurusu tipler çıkacak ve
sizin bu sözünüzü her yerde kullanarak paraya para demeyecekler!”
AT
KAZANA, ÜFLE BORAZANA…
NOT:
Bu hikaye, iş hayatında birbirinin kuyusunu kazmaya çalışan entrikacı kadınlara
yazarın bir armağanıdır…
ha haaaa böyle bir deyim var mı gerçekten ha haa at kazana üfle borazana hehe :) hımmm castinkeys :) demek işyerindekiler hım:) kadınlar kadınların altında çalışmayı sevmez zaten :) müdür kadın çalışanlar kadın olunca durum fena :) antonyus ve kleopatra da var mı işyerindeee :)
YanıtlaSilBöyle bir deyim bu güne kadar yoktu, sayemde artık var :) Hen kıssadan hisse hikayesini bile yazdım, beyaz yaka toplumuna armağanım olsun:)
SilJastinkeys, kraliçenin sağ kolu aşkolsun Deep, önemli bir şahsiyet kendisi :)
Antonyus ve Kleopatra artık başka hikayeye kaldı :)
Şu gelişim gurularına oldum olası gıcığım. Sezar iyi, yanındakiler kötü:))
YanıtlaSilBen de gıcığım :) Sezar Sezar olalı böyle zulüm görmedi mirim :)
SilÇok iyi yazı. Tebrikler:)
YanıtlaSilTeşekkür ederim :)
Sil