3 Ağustos 2016 Çarşamba

Birlikte romantik komedi yazalım / BÖLÜM -4 (Zehra bilgi yarışmasında)


Zehra mutlu mutlu evinde otururken telefonu çaldı. Bilmediği bir numaraydı arayan. “Buyurun” dedi. “Zehra Hanım, başvurduğunuz bilgi yarışmasına kabul edildiniz. Yarın hemen Kanal SonKalanTv'de yarışmaya bekliyoruz” diyordu bir ses. Çok heyecanlandı Zehra, “Elbette geleceğim” dedi sevinerek. Büyük ödül 1 milyonu kazanırsa Ferit'le ne güzel seyahatlere çıkardı, adalardan bir ev bile alırdı belki çiçekler ve bahçe içinde. Hem genel kültürüne güveniyordu Zehra, niye kazanmasındı ki...

Ertesi gün kendini en rahat hissettiği spor pantolonu ve tişörtünü giyerek, fazla da süslenmeden Kanal SonKalanTv'nin yolunu tuttu. Yarışmanın başlamasına 30 dakika kala yetişti stüdyoya. Salon hazırdı, seyirciler yerlerini almıştı. Sorular başladı:
            
           - Zehra Hanım hazırsanız, ilk sorunuz geliyor. 30 plaka kodlu ilimiz hangisidir, süreniz başladı!
Zehra çok rahatlamıştı soruyu duyunca, hemen cevap verdi:
           - Cevap veriyorum, Hakkari!
           -  Maaalesef bilemediniz, diğer soruya geçiyoruz.
           -  Ama nasıl olur sunucu bey, ben bu yanıttan eminim!
          -  Düne kadar haklı olabilirdiniz ama, Hakkari artık il değil, dün il olmaktan çıkarıldı. Şansınızı bir sonraki soruda kullanabilirsiniz Zehra Hanım.
Zehra çok üzgündü, çocukluğundan beri bildiği, Türkiye'nin doğusundaki il Hakkari yok muydu artık! Biraz morali bozuldu ama yarışmayı kazanmalıydı, can kulağıyla sunucuyu dinledi.

          - Evet Zehra Hanım, ikinci sorumuzu mutlaka bilirsiniz. 30 Ekim 1973 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti'nin 50. yıldönümü şerefine devlet töreniyle açılan, ve iki kıtayı birleştiren köprünün adı nedir?
           - Bunu bilemeyecek ne var, tabii ki Boğaziçi Köprüsü!
diye yanıtladı gülümseyerek Zehra.

           - Çok üzgünüm Zehra Hanım, maalesef bu soruyu da bilemediniz.
          -  Ama nasıl olur sunucu bey, bu bir şaka mı! Dünyadaki herkes bu köprünün adını bilir!
          -  Köprünün adı artık 15 Temmuz Şehitler Köprüsü oldu. Bir hafta önce yapsaydık yarışmayı, soruyu bilecektiniz. Anlaşılan gündemi pek de takip etmiyorsunuz! Neyse diğer sorularla devam edelim, moralinizi bozmayın!

***
Zehra yıkılmıştı! Çok güvendiği genel kültürü, gündemi takip etmediği için eskiyor, bildiği her şey kısa süre içinde değişiyordu. Okumak yetmiyor, gündemin içinde yaşamak gerekiyordu. Her şey, ama her şey hızla farklılaşıyordu. Yoksa gerçekten de “Ah Nerede” filminin senaryosu da mı değişmişti! Kendini topladı, ama morali çok bozulmuştu. Ferit'i düşündü, aşkını ve mutlu geleceğini düşündü, konsantre olmaya çalıştı.
           -  Evet sıradaki sorumuzu mutlaka doğru yanıtlayacaksınız Zehra Hanım. Çünkü bu sizin son şansınız. Hazır mısınız, işte sorunuz geliyor! 1969 yılında dünyanın dördüncü büyük sanat merkezi olarak hizmet veren ve Cumhuriyet Dönemi'nin simge yapılarından biri olan, içinde opera, bale, tiyatro, konser ve sinema salonları bulunan Taksim'deki ünlü yapının adı nedir?

Zehra duraksadı, gözlerinden yaşlar süzülüyordu. 8 sene öncesinde içinden keman sesleri yükselen, bir çok gösteriye gittiği o yapıyı, şimdilerde yıkılması planlanan, çünkü 8 senedir çürümeye terk edilmiş o sembol binayı düşündü. Yüreği daha fazla kaldıramayacaktı. Soruya yanıt vermeden koşarcasına terk etti stüdyoyu!

*****

Hızla uzaklaştı binadan. Her şey ama her şey neden bu kadar değişiyordu! Bu gerçek, bir tokat gibi yüzüne çarpmışken birden afalladı. Köşe başındaki bankta oturuyordu Ferit, geçmişten gelen tek hatıra olduğu için, O'na yaklaşıp gerçekleri anlatmak geldi içinden. Evet, insan sevdiği şeylere sahip çıkmalıydı. Bütün cesaretini toplayarak Ferit'e doğru hızlandırdı adımlarını Zehra...

ARKASI YARIN...


BİRLİKTE YAZALIM: Yorumlarınızla öyküye katkıda bulunmak ister misiniz, hep birlikte terapi yapmak amacım. Öykünün bir sonraki sahnesi için yorum yapın, ben de ertesi gün yazarken ruh halime en uygun yorumu öyküye ekleyeyim.

Görsel kaynakları:
***     https://gemmaschiebefineart.files.wordpress.com/2014/01/img_1933.jpg
*****http://www.latimes.com/travel/la-tr-nps-sand-creek-massacre-20160731-snap-htmlstory.html




6 yorum :

  1. "Tam Ferit'e yaklaştığı sırada seyyar satıcının elinde bir rüzgar gülü gördü sonra da duydukları geldi aklına. Yaşam, ilişkiler, fikirler, düşünceler ne kadar çabuk değişiyordu.
    -Biraz daha yavaş dedi kendi kendine yoruldum ne olur biraz daha yavaş ol hayat.
    -Ferit ah Ferit şu anda sadece ağlamak istiyorum. Katıla katıla ağlamak. Oysa ben büyük ikramiyeyi kazanıp adalardan bahçesinde güzel kokulu çiçekleri olan bir ev almayı düşünmüştüm. Ya da bi tekneye binip dünya turuna çıkmayı... Benim bildiğim gerçekler değişmiş Ferit!... Görüyor musun herşey ne kadar hızla değişmiş..."
    ...

    (O aanı ve mekanı hızla değiştiremedim sanırım.)
    Bu da benden bi ekleme kolay gelsin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence çok güzel olmuş, hayalinize sağlık:)

      Sil
  2. Nereye gidecek birlikte yazılan öykü meraktayım :)

    YanıtlaSil
  3. Ben de merak ettim doğrusu. Blog dünyasında yeniyim. Ve takip ederseniz mutlu olucam. Sevgiyle...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Merhaba,
      Öncelikle blog dünyasında size başarılar dilerim. Yeni blog yazarlarının takipçi edinme konusunda ne kadar hevesli olduklarını tahmin edebiliyorum. Ama bu işte biraz sabırlı olmak gerekir. Naçizane tavsiyem, blogunuza insanları davet etmek yerine, sabırla ve emek vererek güzel içerikler üretmeniz olacaktır. İnanın organik yollardan gelen takipçilerin vereceği mutluluk çok daha keyiflidir... Başarılar dilerim.

      Sil