Sabah
kalktım, cep telefonumda bir mesaj!
“Lütfen
banka hesaplarınızı kontrol edin!”
Fark
etmemişim kimden geldiğini, hafif ürpertiyle dönüp baktım ki,
gönderen bölümünde “Ekonomi Bakanlığı” yazıyor. Tırstım
tabii ki, insan tırsmaz mı! Devletten mesaj gelecek, hem de ekonomi
bakanlığından, üstelik parayla ilgili! İnsanın aklına türlü
türlü şeyler geliyor. Devlet vatandaşına “lütfen”
falan demez ki gerçi. Öyle
ya, devlet dediğin emreder bir şekilde, üstten bakar... Bu mesaj
sanki benimle eşit seviyede duran biri tarafından yazılmış diye
yorumladım ama, huzursuzluk da yayıldı bünyeye ne yalan
söyleyeyim. Kredi kartımı dolandırdılar da bakan beni mi
uyarıyordu? Koskoca bakanın işi gücü yok muydu, niye benimle
uğraşsındı ki?
İnternetten
hesabıma bakmaya da cesaret edemedim açıkçası, ya virüsler tarafından ele geçirildiysem! En iyisi şube açılınca
gidip hesabımın olduğu bankada birinci elden durumu öğrenmekti
galiba. Bu düşüncelerle evin içinde dolanırken oyalanmak için
televizyonu açtım. Gerçi sabahın bu saatinde haberler olurdu,
onlar da malum, insanın içini karartırdı ya, neyse açtım evde
bir ses olsun, azıcık oyalanayım diye. Televizyonda alışık
olmadığım bir ekran geldi karşıma, “TRT-politika”! Onca vergi vermeme rağmen hiç izlemediğim TRT yeni bir kanal
açmıştı demek ki! Nasıl haberim olsun ki, bana hitap etmiyordu
neticede. Tam kanalı değiştirecektim o da ne? Başbakan, ana
muhalefet lideri, birbiriyle yanyana bile gelmeyen öbür iki
muhalefet lideri bir masaya oturmuşlar, moderatör de Uğur Dündar!
Gözlerime inanamadım, sakin sakin, kibar kibar konuşuyorlar. Ne
bağıran var, ne öbürünün sözünü kesen var, neredeyse eskiden
kalma bir program zannedecektim, malum Uğur Dündar hiç
yaşlanmıyor! Ama öbürleri bildiğiniz günümüz politikacıları.
Hayırdır inşallah dedim, kanalı değiştirdim. Haberlere denk
geldim, sunucu konuşuyordu:
“Gece
yarısı çıkan yeni torba yasa gereğince bundan sonra
milletvekillleri asgari ücret alacaktır. Bakanların altındaki
milyon liralık arabalar hazineye devredilmiştir. Vekillerin özel
sağlık sigortası, kıyak emeklilik gibi bütün ayrıcalıklarına
el konulmuştur. Herkes kendi şemsiyesini kendisi taşıyacak,
kimseye özel uçak tahsis edilmeyecektir...”
Baktım
saat geliyor, bu heyecanlı ve anlamsız konuşmanın devamını
dinlemeden çıktım evden! Apartmanın önüne geldim, o da nesi, 2 şişe süt;
üzerinde etiketler! Birinde üst kattaki, öbüründe de alt kattaki
çocuğun adı yazıyor. Bir de not var, “aile bakanınızdan
sevgilerle”... Şaşkınlık içinde yola koyuldum,
bankaya gittim. Telaşla mesajı gösterdim görevliye, gülümseyerek
“hemen paranızı veriyorum” dedi. “Nasıl yani?” dedim.
“Devletimiz, kişi başına düşen milli hasılayı artık nakit
olarak vatandaşına ödeme kararı aldı, sizin haberiniz yok mu?”
dedi bankanın kibar görevlisi...
"Yok
artık" dedim içimden, "bu kadarına çocuklar
bile inanmaz!"
Seneye bugün aynı konseptte görüşmek üzere efendim...
1 Nisan :)))
YanıtlaSilAa öyle mi, hadi ya denk gelmiş :)))
Sil:)))ne güzel olurdu di mi...aile bakanlığı çalışan annelere pembe taksiler yapsa ara sıra gidip çocuklarını emzirirler, milli eğitim bakanı 20 şer kişilik sınıflar açsa eğitim daha verimli olsa...sa sa sa...günaydın. 1 nisan kutlu olsun o zaman:))))
YanıtlaSilAnne bakış açılımınızı beğendim, sevgiler :)
SilAcaba dedim, acaba ciddi ciddi inanarak okudum yani :) Güldürdünüz de acınacak halimize elinize sağlık :)
YanıtlaSil:)
SilBen de dün size mesaj atacaktım bu sene yazı var mı diye. Harika süper olmuş emeğine sağlık. 😊😊😊
YanıtlaSilEvet, bu blog olduğu sürece bugün böyle yazılar olacak, geleneği bozmayı hiç istemiyorum, her ne kadar yazı sayısı arttıkça inandırıcılığını kaybetse de :)
SilSevgiler
Gerçek olası... Ne güzel temmenniler! İç çektim resmen :(
YanıtlaSilGerçek zaten :)
SilBir an ciddi sandım. Ödüm koptu. Asgari ücretle nasıl geçinir Sayın Milletvekillerimiz. Yazık değil mi? Hiç mi acımadınız? Özel uçak bile tahsis edilmeyecek ha. Vah ki ne vah. Onlarsız ne yaparız biz, hiç mi düşünmediniz. Hükümete darbe yapmak ve terör örgütü kurmakla suçlayabilirler sizi bu yazıdan sonra. Ben bile kurtaramam artık sizi. Ne kadar tehlikeli sularda dolaştığınızın farkında mısınız?:) Happy 1 Nisan:)
YanıtlaSilMerak etmeyin, eski düzene yarından itibaren geçiliyormuş, biraz önce haberlerde söylediler, ülkenin %50'si bu değişikliklerden memnun kalmamış, ee milli iradeye saygı!
SilMuhteşem olmuş. İlk satırları şaşkınlıkla okudum.Yok artık deyince günün anlamını anımsadım.Keşke hep 1 Nisan olsa 😊
YanıtlaSilHep şaka yapsak, hep gülsek, hep gülümsesek..
SilBir ara yüreğime iniyordu! Yine ne oldu? Hayatımız 1 Nisan şakası gibi. Bu iyiydi, o bir gerçek. Alacağın olsun. :)
YanıtlaSilAma ben her sene yapıyorum bunu :)))
SilYeni bir dolandırıcılık numarası zannettim:)
YanıtlaSilHaklısınız, çünkü espri yapmak neredeyse marjinal bir şey oldu ne yazık ki ülkemizde!
SilUmarım seneye bugün çok daha sağlıklı bir toplum olarak gülebiliriz hep birlikte, sevgilerimle.
Bende dolandırıcılık numarası zannettim, sonra bir an yüreğime indi benimde. Zaten çalışıyorum aldığım asgari ücret bile değil, geldiler bana. :D Sonra düşündüm 1 Nisan. :)
YanıtlaSilSeneye aynı gün yine beklerim:)
SilÇok eğlenceli bir yazı olmuş. Uğur Dündar gerçekten hiç yaşanmıyor :)
YanıtlaSilBu detayı iyi yaklamışsınız, sırrı ne acaba:)
Silsabah sabah neler olmuş neler :)
YanıtlaSilBen de şaşırdım, neler oldu neler :)
SilYaziyi okurken tarihin 1 nisan oldugunu tamamen unutmusum. Guldum kendime 😀 Ama senaryo basariliydi, tebrikler
YanıtlaSilDemek ki amacıma ulaşmışım, birazcık olsun gülümsettiysem ne mutlu bana, seneye bugün yine beklerim:)
SilSen beni güldürdün Allah da seni güldürsün e mi :)))
YanıtlaSilrüya diyecek sandım :)))
Emeğine sağlık arkadaşım
Gülümsediyseniz ne güzel, sevgiler :)
Silsonra uyandın? :)))
YanıtlaSilHayır, çünkü uyumuyordum :)
SilOkuduğum ilk yazınızdı. Tabi 1 nisan'da blog keşfine çıkınca ilginç sonuçlar çıkabiliyormuş ;)
YanıtlaSilUmarım piman olmadınız :)
SilKeşke gerçek olsa ;)
YanıtlaSilGerçek nedir ki:)
SilVay be :D Keşke dediklerin olsa evde yazar .:D
YanıtlaSil1 nisandı bunları yazdığım gün, ama umudumuz hep var:)
Sil