Saramago'nun
Körlük kitabını bir solukta okuduğumda allak bullak olmuştum. Hem yazarın sadece nokta ve virgül kullanarak bazen bir cümleyi
bir sayfa boyunca uzatmasına, hem kurguya, hem de alt metinde
anlatılan hikayeye hayranlıktı yaşadığım şey. Körlük biter bitmez gidip Görmek kitabını almıştım, Körlük kadar olmasa da yine
etkileyici ve çarpıcı bir hikayeydi okuduğum. Yazarın ilk romanı
olmasına rağmen öldükten sonra yayınlanan “Çatıdaki
Pencere”yi aldım sonra. İlk iki kitapta beklentim iyice üst
seviyeye çıktığı için sevemedim bir türlü ne yalan
söyleyeyim, Saramago'ya saygımdan zorlana zorlana bitirdim. Hani
damağınızdaki lezzeti bozan bir şeyden sonra bir süre ağzınıza
benzer bir tat almak istemezsiniz ya, o hesap ara verdim bir süre
Saramago'ya. Geçenlerde babil.com'da Saramago kitapları haftası
indirimini görünce dayanamadım yine, üç kitabını daha aldım.
Bunların ilki olan Kopyalanmış Adam'ı sanki eski bir dostuma
uzunca bir aradan sonra yeniden kavuşuyormuşcasına okumaya
başladım.
1998'de
Nobel Edebiyat Ödülü'nü alan ve benim en sevdiğim yazarlar
arasında kendisine sağlam bir yer edinmiş olan Jose Saramago'nun
romanları hep bir cümlelik olay ile başlıyor, öyle çarpıcı bir
cümle ki o, peşinden yüzlercesi dökülüyor sonrasında.
Mesela
Körlük'de araba kullanırken bir adam aniden kör oluyor ve bu körlük
bir salgın şeklinde hızla yayılıyor...
Görmek'de
seçim günü sabahleyin çoğunluk oy atmaya gitmiyor, sandıklar
açıldığında ise oyların %83 ünün boş olduğu görülüyor...
Her
iki kitapta da kahramanların adı yok, ülkelerin adı yok, dolayısıyla okuyucu istediği gibi çalıştırabiliyor hayal gücünü. Müthiş bir keyifti benim için her iki kitap da. Dediğim gibi
Çatıdaki Pencere'yi saymıyorum.
Kopyalanmış
Adam da böyle çarpıcı bir cümlenin peşinden gidiyor.
Kendi
halindeki tarih öğretmenine arkadaşı bir gün ”Arayan Bulur”
adında bir film verir. Filmi izlerken figüranlardan birinin
kendisinin tıpkısının aynısı olduğunu fark eder öğretmen ve
öykü başlar...
Dürüstçe
söylemek gerekirse çok zor okunan bir kitaptı benim için. Yaklaşık 5
haftada ancak bitirebildim ve bu gerçekten de çok uzun bir süre.. Kitabın ilk 200 sayfası çok ağır aksak gitti. Kahramanımız
Tertuliano Maximo Afonso da yavaş bir adamdı sağ olsun. Ne
yapacağını düşündü, yavaş yavaş harekete geçti, sağduyusu
sık sık devreye girdi. Yazar araya girdi, cümleler de
bazen bir tam sayfa uzunluğunda olunca akşamları yatakta okurken
abartmıyorum iki sayfa okuyup uykuya daldığım çok oldu. Fena bir
okuyucu değilim aslında ama dedim ya zorlandım okurken. Ama
kitabın acayip bir büyüsü de vardı, zorlandığım halde yine de
yarım bırakamadım, iyi ki de bırakmamışım. Son 50 sayfada
olaylar birden hızlanmaya başladı, bu sefer de tam ısınmışken
kitap bitiyor diye üzüldüm açıkçası. Hiç beklemediğim bir
anda sürpriz bir gelişme ile sonlandı hikaye, şaşkına döndüm desem yeridir..
Okuyucusuna
resmen sabır testi uygulayan, ilk 200 sayfada sabredeni sonrasında
heyecanlı olaylar örgüsü ile ödüllendiren bir kitap bu.
Jose
Saramago'yu çok seviyorum ben, virgülle ayırarak yarım sayfada
noktaladığı cümlelerini, olayların arasına girerek zaman zaman
karakterleriyle dalga geçmesini, politik duruşunu, çok değişik
konuları ele alışını..
Körlük kitabını herkese tavsiye edebilirim. Kopyalanmış
Adam'ı ise iyi okuyuculara tavsiye ediyorum. Okuma konusunda
kendi kendine meydan okuyanlar, sabırlıyım ben diyenler bu müthiş
okuma deneyimini kaçırmasınlar bence.
Bugünlük
de benden bu kadar, sevgiler efendim, kimse kitapsız kalmasın...
Okumadım ama bakacağım.. Ve amin diyorum son cümlene :))
YanıtlaSilSaramago'yu seveceğinize eminim :)
SilDediğin gibi kimse kitapsız kalmasın . Ben bu yazarı daha önce hiç okumamışım. İlk kitap olan körlük çok enteresan geldi. :D Umarım alır okurum. İkinci kitap da da tarih öğretmeni olması dikkatimi çekti. Malum o işin adayıyım :D Çok sıkıcı olsa da okurum sanırım ben onu. emeğine sağlık evde yazar. Tekrar diyorum kimse kitapsız kalmasın. Bu yazarı bizimle paylaştığın içinde ayrıca teşekkür ederim. :) Saygılar.
YanıtlaSilEn sevdiğim yazarlardan biridir kendisi, Körlük kitabını okursan bence gerisini de okumak isteyeceksin sevgili Emrah :)
SilKörlük isminde bir film izlemiştim, ve filmin başında dediğiniz gibi bir adam kör oluyor. Bu durum bir salgın gibi yayılıp tüm şehri sarıyor. Sadece tek bir kadın görmeye devam ediyor. Ve film böyle böyle ilerliyor. Sanırım bu kitaptan uyarlama bir film:) Bazen kitap ile film uyarlaması farklılık gösteriyor, belki o yüzden bilemiyorum, filmi pek sevememiştim. Filmden çok farklı bir kitap yorumu okuyunca da diğer kitaplar nasıl acaba diye merak ettim:)
YanıtlaSilEvet izlediğiniz film bu kitabın uyarlaması. Bu yazarın o kadar güzel ve özel bir yazma stili var ki filmden o lezzeti almanız imkansız, dolayısıyla kitabı bence çok seversiniz.
SilHiç okumadım. Yazar için yaptığın övgüleri okurken ben de okumalıyım diye düşünürken yazının sonunda farklı bir duyguya kapıldım. :) şimdilik kalsın en iyisi. . Yazdıklarına göre. Marquez in tarzını andırıyor galiba.
YanıtlaSilYazar kesinlikle muhteşem, Körlük kitabını kime tavsiye ettiysem çok severek okudular. Bence ertelemeyin, bu önemli yazarı tanıyın derim :)
SilEvet çerez gibi okunabilen bir yazar değil, ama lezzeti çerezin çok çok üzerinde :)
Daha önce kitaplarını okumadığım bir yazar. Senin anlatımınla ilgimi çekti.
YanıtlaSilAğır aksak ilerleyen kitaplar bana pek keyif vermiyor :(
Elimdeki kitabı bitirdikten sonra Körlük kitabını değerlendireceğim, daha akıcı gibi sanki..
Blogumda seni mimledim yanıtlarsan sevinirim.
Merhaba, Körlük kitabını elinizden bırakamayacak, mutfakta çorba karıştırırken bile okumaya devam edeceksiniz, o denli tavsiye ediyorum:)
SilMim için teşekkürler, elimde bekleyen iki mim var, mim moduna girip hepsini topluca yazacağım :)
2015'ten beklentiler konulu mime davetlisin, detaylar blogumda :)
YanıtlaSilhttp://whiteglaze.blogspot.com.tr/2014/10/2015-ylndan-neler-bekliyorum.html
Çok teşekkür ederim, mimler epeyce birikti, mimli bir mim haftası yapmam lazım :)
SilSevgiler :)
Merhaba. Yazı için emeğinize sağlık. Saramago'nun Ölüm Bir Varmış Bir Yokmuş'u da müthiştir.
YanıtlaSilÖlüm Bir Varmış Bir Yokmuş'u aldım, okuma sırasındaki kitaplarımın arasında bekliyor, güzel olacağına eminim ben de.
SilTeşekkür ederim yorumunuz için..
Kitabın konusu gerçekten ilgi çekici gözüküyor. Kahramanımızın tüm yavaşlığına rağmen :) sanıyorum bu kitabı okuyacağım :)
YanıtlaSilBence de okuyun, kahramanımızın temposunda yavaş yavaş okuyun hatta, muhtemelen beğenirsiniz:)
Sil