Dün
akşam saat 20:30 gibi cep telefonumda bilmediğim bir numara, açtım;
“Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'nden arıyorum”
dedi genç kadın sesi. “Sıranız gelmiş haber vereyim, yarın
saat 12:45'de gelebilir misiniz” diye devam etti. “ Evet”
dedim, “Hatırlıyorum; 2012'nin sonu ya da 2013'ün başıydı
size başvurduğumda!” “Haklısınız” dedi ses, “randevuya
gelmezseniz cezalı duruma düşersiniz, tekrar randevu alıp bu
kadar daha beklemek zorunda kalırsınız, yazık olur, bence gelin”
dedi. “Tamam” dedim, “nereye geleceğim?” diye sordum.
Allahtan duymuştum bir arkadaştan, Diş Hekimliği Fakültesi'nin
Nişantaşı'ndan Maltepe'ye taşındığını. Yoksa maazallah
cezalı duruma düşecek, 3 sene sonra hak ettiğim (!) tedavi
şansını kaçıracaktım. “Kadıköy'den metroya binin,
Küçükyalı'da inin, 2 no'lu yönden çıkınca 19H veya KM41
otobüslerine binin, ya da taksiyle 7-8 TL yazar, çok yakın” dedi
telefondaki ses. “Aman sakın geç kalmayın!” diye de ekledi,
itaat ederek “tamam, geç kalmayacağım” dedim. Ne deseydim?
Şimdi
bunun üzerine ne yazmalı bilemiyorum, 3 sene sonra sıramın
gelmesini mi anlatayım, yoksa bir gece önceden hem de akşam vakti
aranıp “yarın geliyosan geliyosun, gelmiyosan keyfin bilir aga!”
anlamına gelen emrivakiyi mi anlatayım! Devlet dişini bedava
tedavi edecek, iki elin kanda da olsa emre itaat etmen gerekir bre
gafil! Ben de yani sineğin yağını çıkartıyorum, teşekkür
edeceğim yerde nelere bakıyorum, yuh bana, kadir kıymet bilmez
hallerime yuh olsun!
Yıllar
önce, yani 2012 ya da 2013'de anımsamıyorum, iyi bir periodontolog
bulmak için az mı uğraşmıştım. En sonunda özel bir
üniversitenin sağlık kurumundan çok ticarethaneye dönüştürdükleri
über lüks hastahanesine zor atmıştım kapağı. Öncesindeki
maceram ise içler acısı trajikomiklikte. Hatırlıyorum da Marmara
Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'ni arayıp 15 gün sonrasına
ilk randevuyu aldığımda “bir de senelerce sıra gelmez
diyorlardı, ne kadar şanslıyım” diye kendi kendime sevinmiştim.
Meğer ilk randevu bir aldatmacaymış! Filmini çekip eline tedavi
planını tutuşturup, yıllar sonra gelecek sıranı yazıyorlarmış
kara kaplı defterlerine! Ne kadar okusan da yazsan da cahillik
çektiğin alanlar var mutlaka, ya da yumuşatıp “iyiniyet” mi
desem... Tam bir cehaletle ilk muayenemi aynı gün olup tedavi
planını elime tutuşturduklarında, çıkmış periodontolojinin
kapısında bütün saflığımla beklemeye başlamıştım. O halim
aklıma geliyor da hâlâ gülüyorum.
Yaklaşık yarım saat bekledikten sonra her bekleme kuyruğunda
olduğu gibi bir sosyalleşme yaşanmış, benim o gün randevu
aldığımı duyan deneyimli bir hasta “Siz niye burada
bekliyorsunuz ki, onlar sizi ararlar; ben mesela 4 sene önce
başvurmuştum, sıram yeni geldi” demişti. Kendimi o anki kadar
saf, cahil ve aptal hissettiğim başka bir ânım
var mı diye düşünüyorum da, sanırım yok; gerçekten yok!
12:45
randevusu için 10'da çıksam evden olur mu acaba diye plan yapmaya
başladım dünden. Söz verdiğim işlerin hepsini iptal ettim,
sabah kalktığımda hiçbir rutinimi yapmadan direkt hazırlanmaya
başladım. Saat 9 gibi telefonum çaldı. “Hatırlıyor musunuz,
dün akşam sizi aramıştım, ben Diş Hekimliği Fakültesi'nden...”
diye söze başladığında “nasıl unuturum, kaydettim sizi!”
dedim. “Sizin randevunuzu 14:45'e alabilir miyiz?” dedi. “Olmaz”
dedim,” bütün organizasyonumu 12:45'e göre ayarladım” diye
belirttim. “Bir teknik arıza oldu da, mağdur olursunuz, o
bakımdan” dedi. “O zaman pazartesi olsun” dedim, pazartesi
10:45 için randevulaştık. Kamera şakası gibi ama gerçek! En azından takip sistemleri iyi çalışıyor diye sevinesi geliyor insanın! Helal olsun, 3 sene geçmiş ama bak aradılar, bu da mı gol değil yani!
İnsan
güne bir planla başladığında ve o plan bozulduğunda kendine
gelemez pek, yani ben öyleyim. Normal işlerimi yapacağım yerde
kendimi bu yazıyı yazarken buldum olay sonrasında.
Üstüne üstlik buraya
kadar yazdıktan sonra istemsizce gittim Google'a “milletvekili diş
tedavisi” yazdım, karşıma 8 şubat 2013 tarihli Sabah
gazetesinin yazısı çıktı:
Başlıkta
şu var:
“Milletvekillerinin implant hakkı 8'e çıktı!”
Devamında büyük puntolarla şöyle bir alt başlık var:
“Yurtdışında tedavi gören vekillerin ödemeleri
arttırıldı. 6 olan implant hakkı ise 8'e çıkarıldı. Gazi ve
Hacettepe üniversiteleri de VIP hizmet verecek”
Gerçekten
hamaset yapmak için söylemiyorum, bana o ismi lazım değil özel
üniversite hastahanesi 2 implant için geçen ay 4800 küsür lira
fatura çıkarmıştı! Milletvekillerine 8'i birden bedavaymış!
Ve ne acı bir adaletsizliktir ki, bu kanun çıkıp vekillere 8
implant hakkı tanındığı 2013 yılında, ben yani vatandaş ben,
hastahane hastahane dolaşıp tedavi olmak için boş çabalar
sarfetmekle meşguldüm!
Aslına
bakarsanız ben diş tedavimi o özel hastahane görünümlü über
lüks ticarethanede yaptırdım 3 sene önce! Oturup dişlerimin dökülmesini bekleyemezdim! Ama gideceğim yine de
pazartesi günü randevuma, 3 sene sonra gelen kısmet tepilir mi!
Bakalım neler olacak, gerçekten çok merak ediyorum. Hani yol
yapmak falan diyorlar ya, şu memlekette diş dahil olmak üzere
bütün sağlık hizmetlerini bedava yapacak ve her semte bedava ve
kaliteli hizmet veren hastahane kuracak babayiğit bir parti çıksa,
mesela o parti eğitimi de bedava yapsa, mesela o parti her şehre
çok değil 1'er tane fabrika kuracağını söylese, mesela o parti her mahalleye ağaç dikse, mesela o parti kitaplardan vergiyi kaldırsa, mesela o parti
“milletin vekili olmak için maaş alınmaz, bu iş gönüllülük ve
vatanpervelik temelinde olur” diyerek, vekillerin bildiğimiz ve
bilmediğimiz bütün ayrıcalıklarını kaldırsa var ya; blogumun
sağında solunda önünde arkasında, her yerinde reklamlarını
bedava yapacağıma söz veriyorum, hepiniz şahitsiniz!
Beyaz
dişler, mutlu gülüşler dilerim efenim...
Bütün isteklerinize gönülden destek veriyorum, umarım gelecekte olur biz görür müyüz?
YanıtlaSilUmarım..
SilJetgiller gibi uçalım demiyoruz ki zaten, gayet normal beklentilerimiz var..
Şimdi çıktım diş doktorundan, iki implant için ben de beş bin bayıldım. Dudaklarım hala morfinin etkisi ile uyuşmuş halde okudum yazınızı. İnanamadım tabi. Üç yıl sonraya randevu ha, yazıklar olsun. Dile getirdiğiniz konularda vaatte bulunsalar bile yapmazlar, amaç sizin oyunuzu almak. Allah yar ve yardımcımız olsun:)
YanıtlaSilÖncelikle geçmiş olsun, konu nasıl da denk gelmiş :)
Silİsveç'te İsviçre'de yaşayanlar insansa, bizim ülkemizdekiler ülkedekiler ne? Ya da Afganistan'da yaşayanlar insansa, İsveç'de İsviçre'de yaşayanlar ne? diye sorular beliriyor kafamda, yanıt bulamıyorum :)
ya çok komik bir durum :)
YanıtlaSilGülüyorum ama, şaşkınlık ve tuhaflık hissiyatı da var bu gülüşte :)
SilDevlet bunu böyle yapıyosa daha birşey demiyorum ben :S .
YanıtlaSilBu sefer bir hata olmuştur demek isterdim:)
SilBurası Türkiye oluyor böyle :(
YanıtlaSilNe acı :(
SilMerhaba;
YanıtlaSilZaten diş doktoru korkum var ve yıllarca iyi bir dişçi peşinde koştum ... İki yıl evvel buna kavuştum ... Zira çocukluğumda ; devlet hastahanesi dişçi koltuğunda oturan minyon çocuk ben geldi gözümün önüne : Adam dişimi çekmek için zıplıyordu ... O an hiç gözümün önünden gitmedi . Ardından bir yığın özel dişçi vs arayışları ... En sonunda pes edip gitmedim yıllarca ... Ta ki kardeşim ameliyatı olmazsam daha kötü sonuçlar olur diye ikna edene dek ...
Şimdi var ya ; en mükemmel dişçi benimki ... Benim kafadan .. Korkuma inanıyor ... Ama hala her gittiğimde yüreğim pır pır ödüm patlıyor . Ama benim için ondan başkası yok ;)
Üç yıl bekleyip dişsiz kalmak .... Süper çalışıyoruz bizler şahane ... Traji komik ...
Allah'a emanet bir yaşam ...
Ben de istiyorum öyle bir parti lütfeeennnn ...
Merakla pazartesi gününü bekler oldum :)
sevgiyle kalın
Pazartesiyi ben de bekliyorum, sanki buraya dolu dolu bir yazı çıkacak gibi hissediyorum, sevgiler :)
SilBende ilk defa babam için pediontoloji için randevu almaya çalışırken çok şey öğrendim.Uzman randevusu hastanenin sitesinden alınıyormuş.Saat 17.00'da pc başında olup sıra kapmaya çalışacak mışım..İşte tecrübe kazandım:)
YanıtlaSilTandevu almak için bayağı yetenekli olmak ve çalışmak lazım :)
SilAynı yerden yıllar sonrasına randevu vermisler, randevu zamang geldiğinde çoktan başka bir şehirde yaşamaya başlamıştım:) Üstelik gömük 20lik diş için! Öyle bir politikaları var ki, onlar sizi aradığında zaten başka bir yol bulmuş ve kalabalığı azaltmış oluyorsunuz.
YanıtlaSilÇünkü 16 milyonluk bir şehirde, uzmanlık gerektiren diş tedavilerinin sgk kapsamında yapıldığı tek hastahane orası. Başka şehirlerde belki de hiç yoktur! Ne diyorlardı, sağlıkta çağ mı atlamıştık...
SilŞimdiden çok geçmiş olsun. 3 sene ne arkadaş! :D
YanıtlaSilMaalesef gündem o kadar savaşlı ki, sağlık sorunlarını konuşmak bile lüks kaçıyor bu ülkede...
SilAh be gülüm milletvekili tanıdık bulamadın mıydın? Hamili kart yakinimdir diye tutuşturu verdinmiydi 3 yil 3 haftaya iniverirdi şıppadanak. Yaşım gereği benim bildiğim 50 yıllık gelenektir bu. Kac hükümet geldi geçti değişmez bu gelenek. Aman pazartesi günü gec kalma. Çok geçmiş olsun. Yazı yine 10 numara. Kalemine sağlık.
YanıtlaSilPazartesi erkenden oradayım, yazının devamı muhtemelen gelecek:)
SilBu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
YanıtlaSilHahahaha, bak adamlar sadece o an ihtiyacın olan değil gelecek bütün tedavileri de aradan çıkartmak için sabırla beklemiş ve nihayet bu en uygun anı ince bir tespitle bulmuşlar :p
YanıtlaSilMüthiş bir bakış açısı, onlara binlerce teşekkür borçluyum :))
SilGeçmiş olsun. Trajikomik. . Gulsek mi ağlasak mı. Özellikle diş tedavisi korkunç. Ya burada sürünürsun ya da tıpiş tipis özel muayene lere gidersin.
YanıtlaSil:(
Diş tedavisi hastalı kapsamında değil ki, estetik; devlet ne diye ödesin..
Silgeçmiş olsun bir kaç sene önce eşimin diş ağrısı için gittiğimizde yazlık bir mekandaki dişçiye yemeğe çıkacağını söyleyip bize 3 saat sonra gelmemizi söylemişti. Ben de çok ağrısı dayanamıyor nolur bir bakın 3 saatte ne yiyeceksiniz anlamıyorum diye çıkıştığımda adam tamam deip eşimin sağlam dişini çekip artık ağrımaz deyip gidivermişti. Çok korkuyorum dişçilerden..
YanıtlaSilNe kadar gaddar biriymiş :(
SilBugün gittiniz mi ne oldu merak ettim :)
YanıtlaSilEvet gittim :)
SilNe randevuymuş arkadaş bu ya:) Randevu zamanı geldiğinde ahanda 1 dişim kaldı onu da çek kurtulayim durumuna gelicez sanırım :))
YanıtlaSil:) Benzer birşey oldu zaten. Dün arayıp köprü isteyip istemediğimi sordular, dedim ki ağzımın haritası o günden bu güne çok değişti :))
Sil:))))
YanıtlaSilMuhtemelen çarşamba yani yarın için beni tekrar çağıracaklar, bakalım neler olacak:)
Sil