28 Ocak 2016 Perşembe

Başarmak güzel de, neyi ve nasıl?

Haydi gelin biraz beyin fırtınası yapalım. Soru basit: İnsanlar hangi durumlarda başarılı olurlar, başarmak nedir, daha doğrusu başarı nasıl bir şeydir? Başarı deyince genel olarak hedef konulan bir şeyi çeşitli mücadeleler sonunda kazanmak akla geliyor. “Başarmak” sözcüğünün karşılığında TDK “bir işi istenilen bir biçimde bitirmek” demiş. Ben buradan ne anlıyorum; salt başarı kavramının içinde demek ki etik değerler, duygusal süzgeçler, toplum beklentileri falan yok! Eğer istenilen biçimin nitelikleri arasında bu saydıklarım belirtilmediyse tabii...
Devamını Oku

26 Ocak 2016 Salı

Çocuğunuzu Mutlu Birey Olması Yolunda Yeterince Destekliyor musunuz?

Bugün sizlerle blogger arkadaşım Bünyamin Kapıcıoğlu'nun Evdeyazar için kaleme aldığı, çocukların zeka gelişimi açısından oldukça faydalı olacağını düşündüğüm bir yazıyı paylaşmak istiyorum. Kendisine emeği için teşekkür ederken sizlere de küçük bir tüyo vermek istiyorum: Benden duymuş olmayın ama, yazının sonunda anneleri çok sevindirecek bir indirim kuponu var, keyifli okumalar... Bazen oğlumu izlerken ağzım kocaman bir şömine gibi açık kalıyor ve mutlu kahkahalar atıyorum. Bu mükemmel bir duygu. Eminim siz de çocuğunuzun sizi şaşırtmasından çok...
Devamını Oku

25 Ocak 2016 Pazartesi

Gülümsemeye dair şaşırtıcı gerçekler: Hangi gülümseme ne anlama geliyor?

Vücut dili kullanımının en belirgin özelliklerinden olan gülümsemenin farklı çeşitleri, altında farklı anlamlar barındırıyor. Tıpkı hissederek gülümsemenin ve mutlu olmadığımız halde gülümsemenin karşımızdaki kişiler tarafından hissedilebiliyor olması gibi, nasıl güldüğümüzün de karşımızdaki kişiler tarafından algılanış biçimi farklılıklar gösterebiliyor. Dudakları kapatarak gülümsemek Dudaklar kapalı şekilde gülümsemek, gülümsemenin en yaygın olarak kullanılan çeşitlerinden biri. Kolay yapılabiliyor olması, gülümsemek istemediğimiz ancak gülümsememiz...
Devamını Oku

24 Ocak 2016 Pazar

Evdeyazar 3 yaşını bitirdi, tebrikleri alalım...

Tam 3 yıl önce bugündü. Bloga ürkek ürkek ilk yazımı yazmış, hayallerim var demiştim. Belki birgün çok okuyucum olursa, tartışırız hayallerin gerçekleştiğini diye de eklemiştim. Dile kolay 3 yıl boyunca yazmaya devam ettim; geldiniz, okudunuz, yorumlar yazdınız. Ne güzel oldu. Nereden nereye... Blogosferin eskileri arasına girecek Evdeyazar neredeyse.. Bakın ilk yazım burada... Sayılardan bahsetmeyeceğim hiç; kaç yazı yazmışım, kaç yorum almışım, kaç kişi takip etmiş, ne olmuş ne bitmiş... Sayıları severim evet, zaman zaman kullanırım da, ama...
Devamını Oku

22 Ocak 2016 Cuma

İzmir mi İstanbul mu?

Geçen hafta İzmir'e gittim, oldukça maceralı gidişimin detaylarını son yazımı okuyanlar biliyor. İzmir benim için hep özeldir, hep Türkiye'nin Avrupası derim İzmir için ama, bu sefer cidden iliklerime kadar hissettim bu durumu. Neden derseniz, İstanbul gittikçe Avrupa kenti olmaktan uzaklaştığı için olabilir mi acaba? Vaktiniz varsa madde madde anlatayım düşündüklerimi 1- İstanbul'un kalabalığı gülümseme sınırını aştı! Darısı elbette İzmir'e değil! Eskiden olsa, İstanbul çok kalabalık diyenlere gülüp geçerdim. “İnsan alışıyor kalabalığa, sakinlik ne...
Devamını Oku

19 Ocak 2016 Salı

İstanbul'dan İzmir'e uçma maceram!

Sabah 7:45'de uçak kalkacaktı. Alarmı beşe kurdum, buna hiç gerek yoktu aslında. Zira beynim alarm gibidir; ben kurarım 06.00'ya, uyanırım 05.58'de! Bilinçaltım değişik mi işliyor, yoksa çok mu abartıyorum sorumluluklarımı bilemiyorum. Bir randevuya geç kaldığım pek görülmemiştir. Tahmin edeceğiniz üzere bugüne kadar hiç bir uçağı ve otobüsü de kaçırmışlığım yoktur. Ama o sabah neredeyse kaçırıyordum. Neden mi, çünkü İstanbul'da yaşıyorum! Sabah beşte kalktım, hemen hazırlanıp on beş dakikada Havataş durağına gittim. 05.45 servisine bindim. Trafik...
Devamını Oku

11 Ocak 2016 Pazartesi

Tuhaf kadınlar, biyolojik silaha benzer!

Tuhaf kadınların tipik özelliklerini teorik olarak biliyordum zaten, sadece teorik olarak bilmenin mutluluk olduğunu bir kez daha anladım sayelerinde. Zira yakından tanıyınca, mecburen de olsa aynı ortamda bulununca, kadın olarak dünyaya gelip bir süre sonra biyolojik silah formuna geçtiklerini, panzehiri olmayan zararlılar olduklarını maalesef anlamış oldum yine.  Kıskanç kadın biyolojik silah gibidir! Yanlış anlaşılma olmasın; sevgilisini, eşini kıskanan kadından bahsetmiyorum. Zira kıskançlığın en masum halidir bence aşk yüzünden olanlar....
Devamını Oku

7 Ocak 2016 Perşembe

İçerik yazarak para kazanmak!

2013 ocak ayında başladığım, o zamanlar adı “makale yazarak para kazanmak” olan, şimdilerde ise “içerik üretmek/ içerik yazmak” olarak adlandırılan işler konusunda maceralarımı şu başlıktaki yazılarda toplamıştım. Bu yazıları okuyanlardan, ya da sadece başlığı görenlerden gelen e-postalar beni o kadar çok yormaya başladı ki, bir güncelleme yapıp tüm sorulara toplu yanıt verme ihtiyacı duydum. İçerik üreterek para kazanmak isteyenlerden gelen e-postalarda genel olarak aynı sorular var. Ana başlıklar halinde olayı bir toparlayıp olabildiğince deneyimlerimi...
Devamını Oku