Baştan
söyleyeyim, hayatımın hiçbir döneminde tabiri caizse “alışveriş
delisi” olmadım. Memur çocuğu olduğumdan mıdır nedir, öyle
bir alışkanlığım yoktu hiç. Zaten para kısıtlıydı netekim!
Şimdi duygu sömürüsü yapmış olmayayım ama, benim çocukluğumda
abladan kardeşe kısa vadede miras kalan şeyler listesi uzayıp
gidiyordu. Giysiler, okul kitapları, hatta yarısı boş defterler,
oyuncak(lar), okul formaları… Sonra büyüdüm, üniversitede
okumak için uzak bir şehre yaşamaya tek başıma gittiğimde
babamın söyledikleri ve benim yaptıklarım dün gibi aklımdadır,
hatta anımsadıkça gülümserim. Aynen şöyle demişti:
“Kızım
kazak falan önemli değil, ama sakın aç kalma. Giysiden kıs, ama
asla boğazından kısma!”
Ben
de aynen babamın dediği gibi yaptım!
Vali Kebabı |
Sevgili
babacığım nereden bilsin söylediği cümleyi kızının harfi
harfine uygulayacağını! Keşke şöyle deseymiş:
“Kızım
kazak falan önemli değil, giysiden kıs. Öyle pahalı lokantalara
falan gidip sakın kazıklanma! Orası Ege, ot cenneti! Git
pazardan ot al, yoğurtla ye! Haftada bir balığını etini de ye,
ama sakın öğrenci olduğunu unutma! Bütçeni iyi yap, hatta
harçlığından kenara para koymaya çalış!”
Z kuşağına bir baba bunu dese!
Z kuşağına bir baba bunu dese!
Dijital kuşak
Şimdilerde,
“dijital kuşak” da denilen 1991 sonrası doğumlu Z kuşağının
özgür ruhlu çocuklarının, babalarının öğütlerini harfi
harfine uyguladıklarını hiç sanmıyorum. Onların ders aldıkları
tek platform var, o da internet!
Dolayısıyla günümüz 15-25
yaş arası gençlerine bir baba “Çocuğum
giysiden kıs, kazak falan önemli değil!”
dese acaba alacağı cevap ne olurdu diye düşünüyorum da…
“Ama
internette çok acayip indirimler oluyo babacım!”
Veya,
“Ama
baba sosyal medyadaki arkadaşlarıma bunu nasıl açıklarım, bana
rüküş derler!” Veya,
“Ohoo
babişko, kazak da ne ki, ortamlar doğal gazlı zaten!” Veya,
“Tamam
babiş, ben zaten ikinci elciden retro takılıyorum!”
……
Z kuşağına tutumlu olmayı kim öğretecek?
Bu
kuşağın dili de farklı, anlayışı da! Benim babamın yaptığı
gibi nasihatleri muhtemelen kaale almayacaklardır zaten!
Acaba onlara talimat verirken nokta kom’lu
konuşmak iyi bir çözüm olabilir mi?
Mesela
bir baba şöyle dese:
“Orçun
çocuğum, harçlığını artıramam nokta kom!”
Cevap
şöyle gelebilir:
“Meraklanma
babacım, paramiyonetibiliyorum nokta net!”
Gelebilir
elbette böyle bir cevap. Çünkü onların dilinden konuşan,
kendileri gibi gençlerin eğitim verdiği bir platformları var
artık. Adı da güzel:
Atölye
çalışmaları yapıyorlar, online eğitimler veriyorlar, bütçe
tüyoları veriyorlar kısa kısa, ülke çapında sayıları da
artıyor her geçen gün. Hem de kategorize etmişler bu şahane
çalışmaları:
“Liseliyim,
Üniversiteliyim, Yetişkinim, Girişimciyim”
diye… Seçiyorsun yaş grubunu, para hakkında tatlı tatlı
bilgi alıyorsun sıkılmadan… “Borcun mu var, bütçen mi açık,
kenardaki paranı ne mi yapacaksın…” işaretliyorsun durumunu,
onlar seni yönlendiriyor basitçe. Hatta bir tanıdığım
söylüyordu geçenlerde, siteyle tanıştıktan sonra fark etmiş ki
taksiye dünya kadar para veriyor, gitmiş kendisine bisiklet almış,
acayip tasarruf etmiş! Denemesi bedava, buyurun buradan bakın, bana hak vereceksiniz!
paramiyonetiyorum.net |
Aslında
bütün bunları neden yazıyorum biliyor musunuz? Z kuşağından,
ismi lazım değil çok sevdiğim bir yakınım, aynı benim
geçtiğim yollardan geçip, aynı benim yaptığım hataları
yapıyor ve ben üzülüyorum da ondan! Yani para ile olan ilişkisi
aynı benim O’nun yaşlarındayken olan halim gibi, yani
“başarısız”! İşe yeni başladı ve anladığım kadarıyla
ayın ortasında parasız kalıyor. “Öğüt veren yetişkin
akraba” modelini kendime, daha doğrusu onda oluşturduğum “entel
karizmama (!)” yakıştıramadığım için, bu çok sevdiğim
yakınıma üstü örtülü yardım etmeyi düşünüyorum açıkçası.
Bu yapacağım şey entrika kategorisine girer mi bilmiyorum ama bu siteyi , bir punduna
getirip kendisine tavsiye etmeyi düşünüyorum.
İstiyorum ki benim gibi çok geç öğrenmesin tutumlu olmayı! Bakalım tepkisi ne olacak?
İstiyorum ki benim gibi çok geç öğrenmesin tutumlu olmayı! Bakalım tepkisi ne olacak?
Gelişmeleri
size de yazacağım meraklanmayın.
Sevgiyle
kalın efendim, ama parasız da kalmayın…