29 Haziran 2017 Perşembe

Kimlerdenmiş bu domates?

Nereden başlasam, nasıl anlatsam! Çekirdeğini kimler toprakla buluşturdu, çıkan filizleriyle kimler ilgilendi hiç bilmiyorum. Tarih bilincimiz toplum olarak pek gelişkin değildir malumunuz! Bundan ötürü olsa gerek; bende de pek yok böyle bir bilinç! Aslında istesem kökenlerine ulaşabilirdim! Ortalıkta pıtrak gibi çoğalan, “paradan 6 sıfır atma” merasimi üzerinden yıllar geçmesine rağmen kimilerinin hala “şu köşe başında var ya hani 1 milyoncu” diye tanımladıkları; yükselen değerlere ayak uydurarak 'çarşım avm', 'büyük avm' gibi gösterişli isimlerle kendilerini adlandıran; naylon leğenden saksıda çiçeğe kadar her bir şeyi satan köşe başındaki ismini hatırlamadığım 'zıttırı pıttırı avm'ye gidip sorabilirdim mesela:

-Abi bir şey soracağım. Sen bu 1 TL'ye sattığın domates fidelerini nereden aldın?

Adam belki cevap verirdi; belki de kendisine rakip olacağımı düşünüp şüphelenerek beni başından savardı:

-Bizde o işlere satın alma müdürü bakıyor. Ben patronum, anlamıyorum!

Diyebilirdi mesela. Öyle ya, dükkanın adına koymuş ya ' zıttırı pıttırı avm” diye sükseli isim! Mutlaka bir satın alma müdürü de vardır!. Ya da adam şöyle diyebilirdi:

-Benim hanımla baldız yapaa bunları! Evde yimeğe domates doğraakene çekirdeklerini ayırıp toprağa dikellee. Pek bi hamarattulaaa!


Şimdi böyle cevap veren adama “karınla beni tanıştırsana” nasıl der insan! Adam sorsa “niye, ne yapacaksın karımı?” diye ne diyeceksin:

Ben domatesin çekirdeği nerden gelmiş, onu merak ediyorum” desem misal, adam bana “Çekirdek mekirdek sen ne ayaksın?” diye çemkirmez mi!



Böyle diyaloglarla nasıl baş edeceğimi hayatım boyunca hiç bilemedim! Hangimiz biliyoruz ki zaten! Misal; ben bu bir milyoncuya gidip “Bu domateslerin çekirdeklerinin nereden geldiğini öğrenmek istiyorum” dediğimde adam bana “Sana ne domatesin çekirdeğinden; alıyosan al fideni, almıyosan da bas git” dese! Olur ya, oradan geçen bir vatandaş, “Dış mihrakların beslediği kimliği belirsiz bir şahsiyet domates çekirdeklerinin kökenlerini araştırıyor.” diyerekten beni şikayet etse! Allahtan “Evrim teorisi” sadece lise müfredatından çıkarıldı! Ya “türlerin kökenini araştırmak” terör suçu ilan edilseydi ne yapardım! Düşünmesi bile ürkünç! İşte bu yüzden domatesin nereden geldiğini araştırmadım. Zaten araştıramazdım da! Çünkü fideleri aldığım “zıttırı pıttırı avm” kapanmış; geçen gün önünden geçerken gördüm. Yerine zincir kahvecilerden biri gelecekmiş! İnsan üzülüyor be! Bir milyoncu yine bizden biriydi, zincir kahveciye adım bile atmam. Yine de büyük konuşmayayım. 1 TL'ye kahve ağacı fidesi satarsa başka tabii! Oportünizm işlemiş bir kere genlerimize!

Neyse efendim, konu nereden nereye geldi. Aslında ben camımın kenarında büyüyüp serpilen domates beyin, aynı saksıda yetiştirdiğim sardunya hanıma olan aşkını anlatacaktım. Hani adettir ya, kız isteme törenlerinde arkada fısır fısır konuşulur:

-Oğlan kimlerdenmiş, neciymiş, anası babası kimmiş?

Diye sorulur ya! Dedikodu görünümlü de olsa, tarihsel merakın izleridir aslında bu diyaloglar. İşte o hesap; domates beyin seceresi ile başlayacaktım aşk hikayesini anlatmaya ama, olmayan tarih bilincimin gazabına uğradım görüyorsunuz! Bu arada; ben bu yazıyı yazarken “Adalet Yürüyüşü”ne katılanlar Düzce'de mola verdiklerinde, bir vatandaş bir kamyon dolusu gübreyi boşalttı ya hani yürüyüşçülerin kamp yerine. İçim cız etti! Düşünsenize; bir kamyon gübre ile kaç kilo domates beslenir, semirir, kıpkırmızı kızarırdı! Oysa yola dökülen gübre yüzünden şimdilerde sadece yüzümüz kızarıyor!

Not: Sardunya ile domatesin aşkını anlatacağım söz, yeter ki gündemimizde aşk olsun!

Kalın sağlıcakla!


10 yorum :

  1. İlla köken araştıracağız :) Genimizde var bu merak :)

    YanıtlaSil
  2. En güzel gül gübrede yetişen güldür. En güzel horoz çöplükte deşinen horozdur. En güzel eş yoklukta ve darlıkta geçinen eştir.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. "Ve en güzel günler, henüz yaşamadıklarımızdır."

      Demiş şair :)

      Sil
  3. Domates bulunduğuna kalem kitap olmadığınız varsayıyorum o yüzden insanoğlu bu domatesi ateş gibi şansa keşfetti.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Domates domates olalı böyle bir yazıda yer alacağını eminim düşünemezdi:)

      Sil
  4. Merhaba "evde yazar" yazınızı okurken bir düşündüm,acaba anlatmak istediğiniz bir alt metin mi var ? diye ama pek çözemedim.Eğer gerçekten merak ettiniz ise söyleyeyim ,maalesef artık domates doğrarken ,çekirdeğini ayırıp yeniden dikme şansınız yok.Özellikle domateste ,"hibrit" yani genetik işlem görmüş "kısır" tohum kullanıldığı için ,tohumlar bir seferlik kullanılıyor.Bir daha ki sefere yeniden tohum almak zorundasınız.Eğer siz bulursanız fidesini alın.O zıttırı pıttırı avm lerde hobi amaçlı ekilmiş fideler vardır.O sardunyayla domatesin aşkını da pek merak ettim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aslında domates derken biraz evrim tartışması, biraz yola dökülen gübreler, ortaya karışık bir yazı oldu. Önemli de değil, siz yazıdan ne anladıysanız odur:)
      Bu arada verdğiniz bilgiler için teşekkür ederim. Ne yazık ki tüketmeye yönelik bir dünyada yaşıyoruz..
      O aşkı bir gün yazacağım:)
      Sevgiler

      Sil
  5. Yazılarınızı iş yoğunluğundan dolayı geç okumak zorunda kalıyorum. Ancak mutlaka okuyorum. Okurken de yüzümde gülümseme eksik olmuyor. Neleri merak ediyorsunuz, nasıl laf lafı açıyor. Tatil yaramış size belli:) Sevgiyle kalın, neşeniz eksilmesin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet bu aralar parmaklarımın çenesi düştü :)
      Sevgiler :)

      Sil