29 Mayıs 2023 Pazartesi

Seçimler bitti, en büyük tebrik muhalefete!

En büyük tebriği muhalefet hak ediyor!

Bir parti, eğer yirmi seneden fazla iktidarını koruyorsa, bu başarının en büyük mimarları arasında muhalefet etmeyi beceremeyen diğer partiler gelmez mi?

“Efendim biz çok çalıştık, ama işte devletin gücü iktidarı ellerinde, efendim hile hurda baskı vs. vs. vs. “

Pardon da devletin gücü birdenbire mi geçti iktidara? Yirmi senedir sizin gözünüzün önünde geçti? Yirmi sene ya, bir gençlik hikayesi! Neredeydiniz? Ben söyleyeyim, çözmüşsünüz siz olayı.

Haftada bir gün grup toplantısında mikrofonu al ve çemkir, sesin ne kadar yükselirse reytingin o kadar yüksek olur. Muhalif vatandaş katarsis yaşar, "Oh be" der, "Birileri sesimi duyuruyor" der, "Helal" der, siz de görevinizi yapmış  olursunuz!

 Bir de Twitter’dan oradan buradan bir iki gaz veren laf video paylaştınız mı, tamamdır.  Al sana sonsuza dek sürecek muhalefetin formülü!

Mecliste hiçbir önerge vermeyen, hiç konuşmayan vekiller var ya! Salla başını durumları…

Bugüne kadar iktidar ve muhalefet sizce hangi konuda fikir birliği yaşamıştır? Ben söyleyeyim.

 Milletvekili maaş zamları ve vekillere sağlanan kıyak emeklilik koşulları!


73 bin lira maaş, 52 bin lira da emekli maaşı. Allah bereket versin. Düşünsenize lise mezunusunuz, hiçbir vasfınız ya da mesleki bilginiz yok, meclise girip böyle bir maaş alıyorsunuz. Bütün anneler çocukları vekil olsun istemez mi? Okula gitmeye bile gerek yok! Dayı bul, vekil ol!


 Ben sadece maaşı söyledim. Bunun "yolluk" adı altındaki ek ödemeleri var, sağlık sigortası var, bilmem kaç tane bedava implant hakkı var, business uçma hakkı var, meclisteki hastane var, meclis lokantasında on liraya yenilen kebaplar var, üç ay kemiksiz tatil var, var oğlu var… Kıyma 400 TL olmuş, vekile ne bundan? 

Ben hiçbir muhalif vekilden Bana oy verenler kötü koşullarda yaşarken, bir öğretmen bir mühendis yoksulluk sınırı altında ayakta kalmaya çalışırken, yani vatandaşların geliri vekillerin geliriyle EŞİTLENMEDİĞİ sürece bu haklar bana haram” dediğini duymadım. Onlara kalsa aldıkları para az bile geliyordur!  

Bence günümüzde vekil olmak, hayat garantisi gibi bir şey! 

Seçim kaybedildi ya, başladılar savunmaya:

Efendim bilmem kaç milyon göçmene vatandaşlık verilmiş, onlar oy kullandı da ondan şey oldu…” diyorlar.

Pardon!

O göçmenlere vatandaşlık verildiğini, onların oy kullandığını seçim zamanı mı anladınız?

Siz neredeydiniz? Neredeydiniz ya siz?

Sahi siz neredeydiniz?

“Efendim montaj videoları İç Anadolu’da izletmişler, halk da inanmış! Ondan oylar şey oldu!”

 Helal olsun izletenlere, elleri dert görmesin demek istiyorum. Ahlâki ya da değil, iyi ya da kötü! Bunu tartışmıyorum. Adamlar seçmenin ayağına gitmişler, kendi yöntemleriyle kendilerini anlatmışlar. Pardon siz neredeydiniz? Gidip siz de izletseydiniz video? Anlatsaydınız kendinizi! Seçimlere iki ay kala paçanız tutuştu! Yıllardır örgütleseydiniz köylüyü!

 Twitter’da muhalefet yapıyordunuz! Yoksa halkın izlemediği muhalif kanallarda mı geziyordunuz? Çok özür dilerim sayın vekilim, size haksızlık ediyorum ben ya.

 Ben var ya ben, sadece oy zamanı akıllara gelmesi gereken ben! Hani demiş ya bir Milli Eğitim Bakanı, "Öğrenciler olmasa eğitimde sorun olmaz" diye. Aynı hesap, aynı kafa! Vatandaş olmasa siyaset ne kadar kolay olur değil mi? Hele muhalefet olmak ne şahane olur! 

Bir de bırakılamayan koltuk meselesi var tabii.

Ben olmasam ülke batar, ben olmasam parti dağılır” diye düşünenlerden; asla istifa etmeyenlerden, “görevimin başındayım!” söylemiyle güya kendini feda ettiğini ima edenlerden yeterince çekmedi mi bu ülkenin müzmin muhalif vatandaşları. Bu nasıl bir egodur ya? Atatürk berbat koşullar altında cumhuriyeti kurarken sanmıyorum kendisiniz sizin kadar beğensin!

 Bi gidin yahu! Harbiden bi düşün şu insanların yakasından!

Neden mi muhalefete saydırırken iktidara bir şey söylemiyorum?

 Çünkü muhalefete kızıyorum da ondan! 





8 yorum :

  1. Merhabalar.
    Her iki taraf da muradına erdi. R.T.E. kazanmak istiyordu kazandı. K.K. da kaybetmek istiyordu kaybetti. Burada ben de muhalefete kızıyorum. Çünkü hakediyor.
    Selam ve saygılarımla.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. KK özelinde kaybetmek istediğini düşünmüyorum ben. Çevresinin etkisi mi bilmiyorum, aşırı özgüvenine kızıyorum. Rakibini çok hafife almasına kızıyorum. Rakibinin hamlelerini görüp önlem almamasına kızıyorum. Geniş kitleye hitap edebilecek yeni ve yıpranmamış bir aday çıkarmamasına, kendisinde ısrarcı olmasına kızıyorum. Mütevazı görünüyor ama, geri plandaki egosuna kızıyorum. Partisinin hantallığına ve vurdumduymazcılığına, adeta kaybetmeye alışmış olmalarına kızıyorum. KK kişi olarak temiz ve dürüst biri, ama burası da Türkiye. Siyasetin dili belli, seviyesi belli. Yakın çevresin adı dedikodulara karışan insanları yıllardır tutmasına kızıyorum. Böyle kritik bir seçimde kumar oynamasını hazmedemiyorum. Birinci seçimde sandıklara hakim olamadıklarında zaten kralın çıplak olduğu çıkmıştı ortaya, bu kadar çıplak olunmaz ki ama... "Bu son seçim" diyerek insanları paranoyak yapıp sorumluluğu adeta halka mâl etmelerine kızıyorum. Kızmalarım bitmiyor :)
      Selam ve saygılar :)

      Sil
  2. Doğrusun.. Daha havaalanından çıktık adam başı rte posterleri, bir tane bile kk görmedik, orda zaten dedim ben bitmiş bu seçim daha başlamadan. Poster en basiti ve kirlilik aslında keşke hiç olmasa ama görüyorsun kaynaklar nasıl akıtılmış iş ciddiye alınmış.
    Ben iç anadoluya değil de karadenize şaşırdım. Karadeniz benim bildiğim hep soldur, işçi emekçidir. Nasıl küstürülmüş karadeniz ya, hayret :,( eski seçimlerde cepte olan bölge tamamen yitirilmiş.
    Ve bir Almanyalı türk olarak artık şu yurtdışı oy saçmalığına son verilsin ya!!! Münihte konvoy yaptı adamlar Almanya kanunlarına aykırı konvoy, onu bile iplemediler! Bu kadar fütursuz artık maalesef… gitsinlet seçtikleri adamla yaşasınlar ya! Yemiyor tabi kendi özgürlüklerinden olmak eurocuklarından olmak!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Maalesef neresinden tutulsa, orası elde kalıyor. Almanya'da çıkarlarını koruyan sol partiye verip yaşamadıkları ülke Türkiye'de çıkarlarını koruyan kimse ona vermeleri tam bir ikiyüzlülük ve tam bir nasıl diyeyim köylü kurnazlığı denir ya öyle bir şey işte.. Ve evet senede 20 gün yaşayan insanın ülke yönetiminde söz sahibi olması kadar saçmalık olabilir mi? Ama işte bütün bunlar hepsi düşünülmüş, planlanmış, emek verilmiş bir stratejinin parçası. Diğer tarafa bakıyorsunuz, seçime kadar yatan, sonra göstermelik boy gösteren bir muhalefet. Ben bu seçimde her şeyin bir ilüzyon olduğunu o kadar hissettim ki! En çok da "mış" gibi yapan muhalefet içimi acıttı.

      Sil
  3. iki seçim arası twitte çok içini döktün sen :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sorma, yazıp yazıp siliyorum :) Hâlâ içim soğumadı :)

      Sil
  4. Ben de sadece muhalefete özellikle ana muhalefete kızıyorum. İçinde bulunduğumuz durumun sorumlusu iktidardan daha çok muhalefetin bence. Yahu bu iktidar seçim kaybetmesi için daha ne yapmalı bilmiyorum. Bu ahvalde senelerce muhalefetin varlık göstermemesi acizlik değil de ne? Öyle bir yere gelmiştik ki iktidarın karşısına çöp tenekesi koyulsa yüzde altmış-yetmiş oy alırdı. Muhalefet yine ne yaptı ne etti seçimi kaybetti ve değerinin çöp kovasından daha aşağı olduğunu zımnen kabul etmiş oldu. Buna karşılık onca seçim kaybeden sayın! liderler hâlâ koltuklarına yapışmış, başkanlığı bırakmıyorlar. Bu seçim bence de son şanstı. Muhalefetin aldığı 48% oy muhalefete verilen oy değil iktidardan nefret edenlerin oyu. Sanmasınlar ki bu bir başarı. Gelecek seçimlerde kanun değişir, en fazla oy alan cumhurbaşkanı seçilir. 25 yıl sonra kahramanımız ölmezse yine cumhurbaşkanı. Dördüncü kez olmaz mı? Olur, olur. Eğer meclis seçimlere bir hafta kala erken seçim kararı alırsa yine olur. Allah bizi bu iktidardan önce bu zihniyete sahip, koltuk düşkünü muhalefet liderlerinden kurtarsın.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bu sefer sinirlendiğim kadar hiçbir seçimde sinirlenmemiştim. Hâlâ kendime gelmiş değilim. Artık ana muhalefetin gerçekten muhalif olduğundan bile şüphe etmeye başladım. Yirmi sene kontrollü muhalefet yapa yapa bu hale getirdiler her şeyi. Ve bizler de gerçekten seçimden seçime oy vererek görev yaptığımızı sandık. 1984 kitabını hep beraber yaşadık. Bize dikte edilene razı olduk, Mince gibi sahte alternatifler sürdüler, onlarla bile avunduk. Ekmeleddin vakası geçti başımızdan. Galiba Nazım'ın dediği gibi
      "...Ve bu dünyada, bu zulüm senin sayende.
      Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
      ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
      kabahat senin,
      — demeğe de dilim varmıyor ama —
      kabahatin çoğu senin, canım kardeşim!”"

      Sil