Hava
güneşli olunca insana daha çok enerji geliyor. Ben de günde en az
bir kere dışarıya çıkıyorum çalışmaya ara verip. Biraz önce
de çıktım. Sokakta yürürken belediyenin temizlik görevlisine
rastladım. “Kolay gelsin” dedim her zamanki gibi. Çünkü tanımasam da içimden gelirse eğer, insanlara selam vermeyi, kolay
gelsin demeyi, olmadı gülümsemeyi önemserim. Okuduğum bir gezi
yazısında bir blogger arkadaşın, “Fransa'da sokakta gezerken
insanların birbirlerine gülümsediğini görmek çok hoşuma gitti,
sabah otelde birbirine “bonjour” demeyeni dövüyorlardı,
medeniyet böyle bir şey. “ şeklindeki anlatımını okurken
kendimi düşünmüş ve benzer yaklaşımlarımı takdir etmiştim. Hatta geçenlerde İzmir'de
sokakta yürürken bana gülümseyen insanlar olmuş ve İzmir'i
neden sevdiğimi bir kez daha anlamıştım.
Evet
dolmuşa bindiğimde sabahsa “günaydın” derim, inerken teşekkür
etmeyi ihmal etmem. Bir simitçi vardı mesela, her sabah
karşılaşırdık bir ara kendisiyle. Bir kez simit almıştım,
sonraki görüşümde “sen uğurlu geldin, o gün ne simit sattım
ama!“ demişti de nasıl mutlu olmuştum. Sonrasında işe
giderken hemen hemen her gün karşılaştık, bazen karşı
kaldırımdan “Hayırlı günler, hayırlı işler” dedi, ben de
aynı dileği ona ilettim. Bazen de “Hadi gel siftah yapalım”
deyip sabahın ilk simidini aldım başının üzerinde taşıdığı tepsiden ve yolda giderken gördüğüm insanlara o simiti
paylaştırarak işe gittim. Bunlar küçük ama beni çok mutlu eden
şeyler. Öyle unutulmaz anlar var ki sokakta, en umutsuz dönemlerde
bile insana “bu ülkede hâlâ
güzel insanlar var” dedirtiyor ve mutlu ediyor.
Aslına
bakarsanız tanıdık insanlarla uzun uzun konuşmaların sonunda ya
bir kırgınlık oluyor, ya bir yanlış anlama oluyor, ya da bir
soğukluk bir şey giriyor araya, sonra kafaya takıp üzülüyor
insan, ya da ne bileyim tartışıyor gereksiz yere. Oysa böyle özele girmeden,
bazen adını bile bilmeden yabancı insanlarla ne güzel sohbetler
edilebiliyor. Ben öyleyim, küçük ânların insanıyım.
İstanbul'a ilk geldiğimde hiç unutmam evinde misafir kaldığım
arkadaş, söylediğim “İstanbul ne güzel, insanlar ne kadar iyi”
cümlesini garipsemiş ve bir kara mizah örneği olarak yıllarca diline dolamıştı, hâlâ
da ne zaman karşılaşsak aynı espriyi yapar. Aslında galiba insan
nasıl enerji yayıyorsa aynısını görüyor.
Evet
ne diyordum, birkaç saat önce hazır hava da güneşliyken sokağa
çıktım. Yolda giderken temizlik görevlisine her zamanki
gibi “kolay gelsin” dedim, o da gülümseyerek teşekkür etti.
Süpürdüğü şeyler çoğunlukla sigara izmaritiydi. “Yere
sigara izmariti atanları dövesim geliyor” dedim, “dövmekle
olsa” dedi, “sokağa çöp atmayan Avrupalılar insansa biz
neyiz, biz insansak onlar ne” dedim. “Avrupayı tersten işlerine
geldiği gibi görüyor bizimkiler” dedi. “Peki ne yapmalı, bir
çözümü olmalı mutlaka” dedim. Cevap verdi: “Çözümü var”
dedi, merak ettim, yanıtladı:
“Devrim
yapmak gerek!”
“Doğru
söylüyorsunuz” dedim ve gülümseyerek uzaklaştım, afallamıştım bu yanıtı duyunca...
Ben
daha ne söyleyeyim! Yüreğine sağlık be emekçi dostum; günümü
güzelleştirdiğin için, içimi umut doldurduğun için...
Bir sabah eşim simit alırken simitçiye gülümsemiş ve simitçi de "hay Allah senden razı olsun abi, sabahtan beri hiç gülümseyen olmadı" demiş, sanki büyük bir şey yapmış gibi. Anlattığında çok şaşırmıştım. Olması gereken şeyler ne kadarda değişmiş :)
YanıtlaSilAslında hepimiz, yani insanların geneli aynı şeyi bekliyor.. Gülümseyen bir selam, medeni ve düzeyli iletişim, saygı..
SilYani kapsamlı bir devrim gerek :)
Mersin'i bu yüzden seviyorum insanların yüzünde hep bir tebessüm :) Gerçi yıllar önce daha fazlaydı... Gitgide tebessümümüzü kaybediyoruz galiba... Paylaşım için teşekkürler, sevgiler♥
YanıtlaSilKızsal Şeyler
Akdeniz insanları genel olarak daha sıcak oluyor, bu da çok güzel bir özellik gerçekten de. Hemen hemen her sene giderim ben de Mersin'e, severim oraları. Teşekkürler ve sevgiler:)
Silcok guzel bir konu :) gercekten emekçi dostumuz dogru soylemıs baska konulardada devrım yapmak gerekır bence :)
YanıtlaSilİçimizdeki devrimleri gerçekleştirdiğimiz anda bence gerisi çok kolay olacak:)
SilTeşekkürler ve sevgiler :)
Umut var demek ki! Ne güzel bu umuda bizi de ortak etmişsiniz.
YanıtlaSilEvet gülüşümüzü kıskananlara inat, hala umut var:)
SilTeşekkürler, sevgiler :)
Doğru söze gerçekten bir şey denmez, bu insanlara ciddi bir devinim lazım. Akıllarını başlarına getirecek bir şeyler lazım. Bir ne yapıyoruz lazım? Biraz beyin biraz vicdan, biraz fikir lazım? Çok şey lazım çok..
YanıtlaSilEsnafla falan sohbet etmeyi çok severim. :) Suratımı beş karış şişirmem yani.. İnsanlar karşısındakinin insan olduğunu unutmasa...
Haklısın, bugün bu diyalogu yaşamak, tamamen modumu değiştirdi mesela. İnsan olmak, burnu havada olmamak demek; insan olmak herkesle saygı çerçevesinde iletişim kurabilmek demek, insan olmak gerçekten sevgiyle yaklaşmayı bilemk demek..
SilSevgiler, teşekkürler :)
Selamlaşmak medeni bir davranış biçimi. Hele buna bir de gülümseme eklenirse. Bir dostluk mesajı olur bu ve dünya daha yaşanılır hale gelir.
YanıtlaSilEvet, bu kadar basit aslında ama işte maalesef...
SilTeşekkürler, sevgiler.
Çöpleri toplayan işçi abilere/kardeşlere ben de kolaylıklar dilerim genellikle. Kimse kimsenin artığını toplamak zorunda olmasa keşke. İnsan olmak lazım...
YanıtlaSilEvet gerçekten, sadece insan olmak lazım.
SilTeşekkürler, sevgiler.
Konu başlığına ve içeriğe baktım acaba ne alaka var diyecektim kendi kendime ki sonunu okudum yazınızın tümünü okuduğumda anladım ki çok iyi bir bağlama yapılmış.
YanıtlaSilGüzel bir anı teşekkürler
Yorum için ben teşekkür ederim.
SilEvde yazar arkadaşım makaleniz güzeldi ve tekrar okuduğumda şu aklıma geldi :)
YanıtlaSilŞu an biz böyle sokakta insanlara tebessüm etsek adamlar bize ne der?
_ Neden bana bakıp gülümsedin der ya da bir şey mi söyleyecektin diyebilir.
Çünkü tebessümün bir ibadet olduğunu bilmeyen çok kişi var
Evet, hatta "neden gülümsedin?" kavgası bile çıkabilir. Mesela bir erkeğin yanındaki kadına bir adam gülümserse ne olur?
SilNe olacak her iki tarafta kolları sıvayıp güreş tutacak :)
SilYanındaki bayan da herhalde hakemlik yapar :))
Egemin insanı güler yüzlüdür selam verir hatır sorar. İstanbul'um da güzeldir ama bir gülümsemeyi arkadaşından bile zor görüyorsun burada, kaldı ki çevredeki insanlardan görmek. Rahmetli hacı dedem İstanbul da doğmuş büyümüştü ama yolda gördüğü herkese selam verirdi, hiç tanımadıkları da dahil, ben küçüktüm o zaman yadırgardım biraz tanımadıklarına bile selam vermesini, oysa nede güzel yapıyormuş. Allahın Selamı sonuçta. Güler yüzle verilen bir selam çok zor değil. Bencede devrim yapmak lazım mesela o cep telefonları cebe girse etrafımızdaki insanların yüzünü görebiliriz değil mi?
YanıtlaSilNe kadar güzel anlatmışsınız, ne kadar güzel bir dedeniz varmış. Nasıl bu kadar hoyrat ve bobran oldu bu güzel yürekli insanların torunları?
SilKatkınız için çok teşekkür ederim, sevgilerimle.
Aynen dediğiniz gibi insan nasıl enerji yayıyorsa aynısını görüyor. Yılmaz Erdoğan' ın bir parodisinde birisi Yılmaz Erdoğan' a iyi gördüm seni diyor. Onun cevabıysa '' İyi baktın o halde'' oluyor. İyi bakarsak iyi görürüz, iyi enerji yayarsak iyi enerji alırız.
YanıtlaSilÇok güzel özetlemişsiniz, teşekkürler katkınız için.
SilNormalde olması gereken şey yani "selamlaşmak" artık garipseniyor. Selam verdiğin zaman uzaydan gelmişsin gibi bakıyor insanlar. O emekçi abiye saygılar :) size de teşekkürler :)
YanıtlaSilEvet, ama uzaylılar çoğalırsa uzay selamına da alışılır mecburen:)
SilSevgiler..
not: Gördüğüm zaman kendisine ileteceğim söz :)
Ben de aynen böyleyim! Muhakkak selamlaşır "günaydın, iyi günler, kolay gelsin, teşekkürler"i ihmal etmem! Muhakkak da gözlerine bakarak ve gülümseyerek yaparım bu işi... Nerede kimi görürsem göreyim. Karşılık almadığım da oldu ama çok nadir. Ülkemi o yüzden seviyorum :) Gülümseme karşılıksız kalmıyor ;)
YanıtlaSilBenim ufaklığı da bir kez bile olsa çıkarmak istiyorum, hava almak hep iyi gelir...
Güzel bir yazı olmuş, elinize sağlık!
İnsan nasıl davranırsa öyle karşılık görüyor, keşke sokakta herkes birbirine gülümseyebilse, ne kadar huzurlu bir toplum olurduk düşünsenize...
SilKatkınız için teşekkür ederim, sevgiler...